2022 FIFA Dünya Kupasına ev sahipliği yapacağı için son yıllarda gerçekleştirdiği yatırımlarla dikkatleri üzerine çeken Katar’ın başkenti Doha’da 21-23 Haziran tarihleri arasında ‘Katar Ekonomik Forumu’ düzenlendi. Covid-19 pandemisinin yarattığı ekonomik şoktan çıkış yollarının arandığı forumun ikinci günü düzenlenen ‘Küreselleşmeyi Yeniden Canlandırmak’ başlıklı oturumda, Katar Devlet Bakanı ve Katar Serbest Bölgeler Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmed El-Sayed ile ESBAŞ Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler konuştu. Moderatörlüğünü Bloomberg muhabiri Simone Foxman’ın yaptığı oturuma, El-Sayed Doha’daki stüdyodan katılırken, Dr. Faruk Güler ise ESBAŞ Teknoloji Merkezi Konferans Salonundan telekonferans sistemi ile katıldı.
Konuşmacılar, dünyanın her yerinde küresel ticaret ve yatırımlardan en üst seviyede yararlanmak için kurulan özel ekonomik bölgeler ve serbest bölgelerin küreselleşmeye yeni bir enerji sağlayıp sağlayamayacağı konusunda görüşlerini aktardılar. Oturumda ayrıca Katar’da kurulacak yeni serbest bölgenin ve dünyada birçok ülke tarafından model olarak incelenen Ege Serbest Bölgesinin uluslararası doğrudan yatırımcılara sunduğu avantajların yanı sıra, bu bölgelerin küresel ekonomide çarkların dönmesine nasıl katkı sağladığı anlatıldı.
Türkiye Yüksek Teknolojinin Geliştirildiği Serbest Bölgelere Odaklandı
Konuşmasının başında Türkiye’de serbest bölgelerin, küreselleşmenin başladığı 1980’li yılların başında kurulmaya başladığını hatırlatan Dr. Faruk Güler, “1980’lerde Türkiye’nin verdiği en önemli kararlardan biri, yabancı yatırımı ülkeye çekmek için serbest bölge kurması olmuştur. Bu sayede cari açığın azaltılması ile ülkede ihracat ve istihdamın artırılması hedeflenmiştir. Uluslararası üreticileri bu bölgelere çekerek küreselleşmenin bir parçası olmak amaçlanmıştır” dedi.
Türkiye’nin günümüzde serbest bölgelerde yüksek teknolojiye dayalı ürünler üretmeye odaklandığını ve yüksek teknolojinin serbest bölgelerde geliştirilmesi konusuna giderek daha çok önem verdiğini kaydedenESBAŞ CEO’su Dr. Güler, “Örneğin, Türkiye’de serbest bölgelerle ilgili yapılan son değişiklikle, ihtisas serbest bölgeleri kuruldu ve bu bölgelerde yazılım, bilişim başta olmak üzere yüksek teknolojiler teşvik edildi. Şu anda spesifik teknolojilere ve ürünlere sahip serbest bölgelere sahibiz” diye konuştu.
ESBAŞ’ın Pandemi Önlemleri Toparlanmayı Hızlandırdı
ESBAŞ olarak, Covid-19 pandemisinin küresel ekonomiyi etkisi altına aldığı ilk andan itibaren, Ege Serbest Bölgesindeki hizmet alanlarında önlemlerini hızla alarak kısa sürede salgının bölgedeki yayılımını kontrol altında tutmayı başardıklarını aktaran Dr. Güler, bölgedeki firmaların da ESBAŞ’la işbirliği içinde hareket ederek, süreci iyi yönettiğini vurguladı. Dr. Güler, yapılan başarılı çalışmaların sonucunda Bölgedeki firmaların pandemi kaynaklı kayıplarını kısa sürede telafi etmeye başladığını ifade ederek, şu bilgileri verdi: “2020 yılında başlayan ve tüm dünyayı etkisi altında bırakan pandemi, Nisan ve Mayıs aylarında Ege Serbest Bölgesinin ticaret hacminde de belirgin bir düşüşe neden oldu. Ancak bölgemizde faaliyet gösteren firmalar, küresel ticaretin bir parçası olmaları ve küresel pazarda tedarikçi konumda olmaları nedeniyle, üretimdeki kayıplarını hızlı bir şekilde telafi ettiler. Bu yılın Haziran ayına gelindiğinde ise iş hacimlerini hızla büyüterek 2019 yılının rakamlarını dahi geçmeyi başardılar. Ege Serbest Bölgesindeki bu hızlı toparlanma, global pazarlar için yüksek teknolojiye dayalı üretim yapan uluslararası firmaların bölgede yoğun olmasından kaynaklanıyor. Nitekim bölgemizdeki ticaret hacmi ve ihracat bu yılın Nisan ve Mayıs aylarında önemli bir artışla, 2019’un aynı döneminin rakamlarının da üzerine çıktı. Bu bize şunu gösterdi; Covid-19 gibi bir krizde dahi yüksek teknoloji ürünleri üreten firmalar daha avantajlı oluyor.”
Bloomberg moderatörünün serbest bölgeler üzerindeki vergisel baskılarla ilgili sorusunu da yanıtlayan Dr. Faruk Güler, “Vergi konusundaki küresel çaplı baskılara rağmen Ege Serbest Bölgesi başta olmak üzere tüm serbest bölgeler küresel ticaretin yeniden canlanması için, üretim yapan global firmalara son derece önemli avantajlar sunuyor. Doğrudan yatırımcılar serbest bölgeleri vergi avantajlarından ziyade diğer avantajları için tercih ediyor. Vergi avantajları bir firmanın serbest bölgeyi tercih etme nedenleri arasında beşinci sırada yer alıyor. Küresel pazarlarda büyümek isteyen firmalar bu avantajlara bakarak yatırım kararı alıyor” dedi.