Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) düzenlenen anma programına katıldı. 15 Temmuz destanının 5. yıl dönümünde Gazi Mecliste olmaktan bahtiyarlık duyduğunu ifade eden Erdoğan, “Ülkemizin bekası, milletimizin istiklali uğrunda can veren kahraman şehitlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Vatan ve millet için mücadele ederken gazilik mertebesine erişmiş tüm gazilerimize sağlıklı, hayırlı uzun ömürler diliyorum. O gece özgürlüğüne, ezanına, bayrağına, vatanına, devletine, geleceğine, sahip çıkan milletimin tüm fertlerine şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Abdurrahim Karakoç’un bir şiirini okuyan Erdoğan, ”Fedakarlıklarıyla o karanlık geceyi milletimiz ve demokrasimiz için karanlıktan aydınlık sabaha kavuşturan yiğitlerin hakkını asla ödeyemeyiz. O gece çıplak elleriyle tankları durduran, ölüm kusan silahlara meydan okuyan cesaret abidelerinin hakkını ödeyemeyiz. O gece yurdu yaşatmak için can veren ama canından aziz bildiği vatanından vazgeçmeyen kahramanların haklarını ödeyemeyiz. 15 Temmuz şehitleri, Bedir’den Çanakkale’ye, İstiklal Harbi’nden Kıbrıs Barış Harekatı’na, terörle mücadeleden yurt dışı operasyonlarımıza bütün bunlarla birlikte batıla, zalime ve küfre karşı yürütülen hak mücadelesinin günümüzdeki temsilcileridir. Onlar tarihi ile büyük, değerleriyle büyük, vicdanı, merhameti, adaleti ile büyük bir milletin gözbebekleridir. Her kim bunu gölgelemeye çalışıyorsa ülkesine, milletine, hepsinden önemlisi kanlarıyla destan yazan aziz şehitlerimize ihanet ediyor demektir. Biz şehitleriyle yaşayan şühedanın ölmediğine inanan, diri olduklarına inanan bir milletin müntesipleriyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:
“Her karışında bir yiğidin yattığı bu güzel ülkenin asli sahibi şehitler ve gazilerin başını çektiği kahramanlardır. Bu ülkenin sahibi, canı cananı bütün varımı alsın da hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda diyen vatan aşıklardır. Bu ülkenin sahipleri ‘eve erzak almaya değil, devletimize sahip çıkmaya geldik’ diyen Batuhanlardır. 15 yaşındayken şehadet şerbeti içen Halil İbrahim Yıldırım’dır. Bu ülkenin sahibi vatan aşıklarıdır. Günde 5 vakit ezanlarımız eğer gökyüzünü süslüyorsa, minarelerimizden Allahuekber nidaları eksik olmuyorsa, bağımsızlığımızın timsali al bayrağımız 780 bin kilometrekarenin her karışında gururla dalgalanıyorsa, bu millet geleceğine umut ve güvenle bakabiliyorsa, Türkiye hedefleri ve idealleri doğrultusunda kararlılıkla ilerliyorsa, bunların hepsinin ötesinde ölümü öldüren kahramanların canı, kanı, gayreti, fedakarlığı vardır.”
Hiç kimsenin 15 Temmuz gecesi milletin verdiği şanlı mücadeleyi önemsizleştirmeye hakkı olmadığını söyleyen Erdoğan, “15 Temmuz milletin, milli iradenin, demokrasiye gönül verenlerin zaferidir. 15 Temmuz, hakkın batıla, adaletin zulme, istiklalin istiskale galip gelmesinin adıdır. Milletimiz 15 Temmuz’daki direnişiyle hem bir darbe girişimini püskürtmüş, hem de ülkemizi teslim almayı hedefleyen bir işgal teşebbüsünü engellemiştir. Milletimiz 15 Temmuz direnişi ile hem bir darbe girişimini püskürtmüş hem işgal teşebbüsünü engellemiştir. Genci yaşlısıyla bu millet Türkiye’nin geçilmez olduğunu tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir. Türk milleti sokakta istiklalini korurken milletin vekilleri de bu yüce çatı altında demokrasiye, milli iradeye sımsıkı sahip çıkmıştır. Milletvekillerimiz Gazi Meclisin şanına yakışır şekilde tepelerine atılan bombalara rağmen halkın emanetini yere düşürmemiştir. O gece engelleri aşarak, tankların çevresinden dolanarak, namluların ucundan yürüyerek Meclise gelen ve milletin vekili olmanın sorumluğunu yerine getiren herkese şahsım, milletim, ülkem adına şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.