Yerel seçimlere üç aydan az bir süre kala partilerin adayları da netleşiyor. Türkiye’nin mega kenti İstanbul, her seçimde olduğu gibi 31 Mart’ta da hiç kuşkusuz partilerin seçim propagandalarının merkezinde yer alacak. CHP, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Ekrem İmamoğlu’nun ismini aylar öncesinden açıklamıştı. Kamuoyunun en çok merak ettiği aday hiç şüphesiz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na karşısına çıkacak isimdi. O isim eski Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum oldu.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, siyasi hikayesinin başladığı İstanbul’da Murat Kurum’u aday gösterdi. 2019 seçimlerinde AKP adayı Binali Yıldırım, karşısında tekrarlanan seçimle birlikte iki defa kazanan İmamoğlu, ile Kurum arasında yarış erken başladı. Kimine göre iki aday arasında “bıçak sırtı” geçecek seçim öncesinde ilk anketler de açıklandı. Anketlere göre Ekrem İmamoğlu İstanbul’da Murat Kurum’un önünde. Ancak DEM ve İYİ Parti’nin tutumu ve adayların izleyeceği stratejiler dengeleri değiştirebilir.
Anketlerde İmamoğlu önde
AKP’nin adayı Murat Kurum ile CHP adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasındaki yarışta son yapılan kamuoyu araştırmaları İmamoğlu’ndan yana. Aralık ayında Kurum’un aday olarak ismi henüz resmen açıklanmadan önce yapılan çeşitli anketlerin pek çoğunda İmamoğlu önde görünürken Kurum ile aralarındaki farkın önemli oranda olduğu gözleniyor.
MetroPOLL Araştırma’nın aralık ayı İstanbul anketinde İmamoğlu yüzde 48.2, Kurum ise yüzde 33.9 oy alıyor. Ankete katılanların yüzde 17.9’u “fikrim yok” derken, İYİ Partililerin 84.2’si, DEM Partililerin yüzde 75’i İmamoğlu’na, İYİ Partililerin yüzde 6.1, DEM Partililerin yüzde 2.7’si Kurum’a oy vereceğini belirtti.
Ancak İYİ Parti ve DEM Parti’nin göstereceği adaylar ve izleyecekleri tutumun seçim sonucunu önemli oranda etkileyebilecek faktörler olarak görülüyor. Ayrıca pek çok siyaset bilimci İmamoğlu’nun gerçek rakibinin Kurum değil Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi olduğunu düşünüyor.
Sencar: Eşit bir seçim olmayacak
MetroPOLL Başkanı Özer Sencar, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, Erdoğan’ın bu kez aday bulmakta çok zorlandığını, çünkü “yetkin isim” havuzunun tükendiğini belirtti. Sencar, “Kurum, polemiğe girmeyen, aşırı bir öfkesi ya da ifadeleri olmayan bir yapıda. Bu özellikleri ile insanları rahatsız edecek üslubu yok ama lider özelliği de yok. Çünkü liderler bazen kızar, bazen öfkelenir, bazen de çok yumuşak olurlar. İmamoğlu’nun ise lider özelliği var. Bu nedenle bu seçim eşitler arası bir seçim olmayacak” ifadelerini kullandı.
Sencar pek çok siyaset bilimcinin dikkat çektiği gibi İmamoğlu’nun gerçek rakibinin Kurum değil Erdoğan olduğunu kaydetti.
Sert: Erdoğan, güçlü siyasetçi istemiyor
PanoramaTR Araştırma Direktörü Osman Sert de “Kurum genel profil itibariyle İmamoğlu’na kıyasla çok güçlü bir siyasal dile sahip olan, karar verici bir aktör değil. Belki de Erdoğan zaten karar verici ve belirleyici bir aktör istemiyordu” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoğan kendisinden başka güçlü siyasal figürler istemiyor, partide de kabinede de istemiyor, belediye başkanlıklarında da. Dolayısıyla meseleyi sadece Murat Kurum’a indirgemek Erdoğan’ın siyaset anlayışıyla ilgili süreci sınırlamak anlamına gelir. Erdoğan ‘partide siyaseti ben yapıyorum, siz işinizi yapın’ diye bakıyor. İstanbul adayını da bence bunu düşünerek seçti.”
*********
“TÜRKİYE YEREL SEÇİMİN ARDINDAN GENEL SEÇİME GEBE”
AKP kurucularından ve eski Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır, yerel seçimlerin ardından genel seçim çağrılarının ülkenin gündemine gireceğini söyledi. AKP’nin adaylarını belirlemede ehliyet ve liyakati dikkate alınmadan, “söz dinleyecek” kişilerden belirlendiğini ifade eden Yalçınbayır, iyi bir yönetimin bu anlayışla davranmayacağını ifade etti. İstanbul seçimlerinin genel iradeyi yansıttığını aktaran Yalçınbayır, yerel seçimlerin ardından 1 yıl içinde Türkiye’de genel seçim olacağını öngördü.
Ertuğrul Yalçınbayır şöyle konuştu:
“Partici demokraside ortak karar alınır. Burada karar ortaklaşa alınmıyor. Karar tek kişinin iki dudağı arasından çıkıyor. Bunun adına demokrasi denmez, bu otokrasidir. Böylesine, yönetim bizim hak ettiğimiz bir yönetim değil, danışmadan uzak, değerlendirmeden uzak, ehliyet ve liyakatten uzak. Kişinin arzu ve isteğine uygun davranabilecek kişi olması aranıyor. Bu arayış böylesine adayları ortaya çıkarıyor. Ayrıca halkın da bu konuda yönlendirilmesine yol açıyor. Bunun adı seçim değil, bir oyun oynanıyor. Bu oyunun hepimiz neredeyse bir parçasıyız. Ama hak ettiğimiz bu değil. Ehliyet ve liyakati dikkate almadan ‘Benim sözümü yerine getirecek kişi’ diye birilerini belirlemek fevkalade yanlış. İyi bir yönetim ehliyet ve liyakati dikkate alan bir anlayış bu şekilde davranmaz.
“İstanbul sonuçları Türkiye’yi yansıtır”
İstanbul seçim sonuçları, genel iradeyi yansıtır. Türkiye’nin iradesini yansıtır. Ve beklentim odur ki bundan sonra 1 sene içinde Türkiye’de bir genel seçim olur. Bunlar, Erdoğan’ın son yıllarıdır. Yerel seçimin ardından 1 yıl içinde Türkiye, seçimlere gebedir. Adaletsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, yandaşlık dizboyu. Bu hususların sorgulanması gerekiyor. Adalet er geç tecelli eder. Umudumuz adaletin tecelli ettiğine, edeceğine dair inancın varlığıdır. Bu inancı tüketme hakkımız yok. Bugün yarının habercisidir. İstanbul çok büyük bir koalisyon. İyinin ve kötünün el birliği içinde bir mücadele zinciri içinde bulundukları bir koalisyon.”
Kurum: İstanbul’u basamak olarak kullanmazsınız
AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum İmamoğlu ile yapacağı başkanlık yarışını şöyle değerlendirdi: “İstanbul’un sorunları var ve bu seçimde de özne İstanbul olmalı. Biz rakibimizi ifade ettik. Rakibimiz İstanbul’a karşı olan ilgisizlik, ihmalkarlıktır. Rakibimiz Mahmutbey’deki trafik çilesini çözmeyen iradedir. Rakibimiz 16 milyon İstanbulluya söz verip de o sözleri gerçekleştirmeyen yönetim anlayışıdır. Rakibimiz ‘herkesi kucaklayacağız’ deyip de o hizmetleri İstanbul’a kazandırmayanlardır. Biz sadece İstanbul’a odaklanacağız. Bizi İstanbullular polemik içerisinde görmeyecek. Biz çalışacağız, sahada olacağız, üreteceğiz, İstanbulluyu dinleyeceğiz, çözümler ortaya koyacağız. Bizim bakış açımız bu olacak. Tabelaları koyup da tabelalar arkasında çalışmayan bir belediye izlenimi ortadan kalkacak. Bunu İstanbullularla birlikte değiştireceğiz” ifadelerini kullandı. Kurum, “Biz İstanbul’a ilgimizi göstereceğiz. Sadece İstanbul’a odaklanacağız. İstanbul bir basamak olamaz. Gelecek için burayı basamak olarak kullanamazsınız. Biz İstanbul’a odaklanacağız” şeklinde konuştu.
KURUM’A ELEŞTİRİ YAĞIYOR
Beş yıl çevre ve şehircilik bakanlığı, dokuz yıl ise emlak konut başkanlığı yapan Kurum, son 15 yılda şehirleşmede etkin olduğu politikalar sebebiyle eleştiriliyor. İstanbul’daki çok sayıda dikey yapılaşmanın ve yüksek inşaatların Kurum’un Emlak Konut Başkanlığı döneminde yapılmıştı. Kurum’un bakanlık döneminde meydana gelen 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde çok sayıda binanın yıkılarak çok sayıda can kaybı verilmesi AKP hükümetlerinin şehirleşme ve imar afları politikalarını gündeme getirmişti. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2017’de yaptığı bir açıklamada İstanbul’un kıymetini bilmediklerini söylemişti ve “Biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum” ifadelerini kullanmıştı. Tüm bu yaşananların ardından AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığına seçilen Kurum, Bakanlık ve Emlak konut başkanlığı döneminde yapmış olduğu icraatlar nedeniyle eleştiri yağmuruna tutuluyor.
İmamoğlu: Arkamdan kimin koştuğuna bakmam
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Başkalarını ayrıştırıp bir düşmanlık sahası asla oluşturmuyoruz. Siz, biz demeden hareket eden, insanlarına hizmet ederken ayrıştırmayan bir ekibiz. Bize tam da bunun tersi biçimde saldırıya geçenlere buradan söyleyeyim; bu millet size haddinizi 31 Mart 2024’te bildirecek!” dedi. Rakibin pozisyonuna bakmadan kendi rekorlarını kıran maraton koşucusu gibi sürece odaklı ve koşuya hazır bir aday olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Arkamda kimin koştuğuna bakmam” ifadelerini kullandı. İmamoğlu, “Siyasi ittifakının 2019’daki gibi olamayacağını ifade ettim ama İstanbul ittifakının, toplumsal birlikteliğini ifade ettim. Örneğin Kanal İstanbul’un zararlı olduğunu bu kentin yüzde 65’i biliyor. Başka bir anlayış da diyor ki “İstanbul’u baştan başa yaracağız.”
Bunu da sosyal konut umuduyla söylüyorlar. Kenti bitirirler. Bu ve benzeri yüzlerce madde sıralarız. Bunu rahatlıkla kuracağız. Sayın Genel Başkanımız nezdinde partilerle görüşmeler sürecektir. İstanbul seçimi her zaman zor bir seçimdir” diye konuştu.