Sözcü yazarı Uğur Dündar, kendisini toplumu kutuplaştırmaktan ve bundan yarar sağlamaktan sorumlu tutan CHP’nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yanıt verdi. Dündar, 1980 faşist darbeden sonra ‘TRT Genel Müdürü’ olacağına yönelik iddiayı da yalanladı. Kılıçdaroğlu’nun vurguladığı bu iddiayı Tarık Akan, kitabında yazmıştı.
Kılıçdaroğlu’nu hedef alan Dündar, X hesabından şunları yazdı: “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bana açık mektup yazmışsınız. Ancak kullandığınız kaba üslubun yanı sıra, mektubunuzun iftira ve yalanlarla dolu içeriğini okuyunca ‘Acaba Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun X hesabı kötü niyetli birilerince ele geçirilmiş olabilir mi?’ diye düşünmekten kendimi alamadım. Zira size hakaret etmedim, iftira atmadım, kişilik haklarınıza saldırmadım, özel hayatınıza lâf etmedim. Sadece yerel seçim sonuçlarının, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde kendi adaylığınızı dayatmak yerine, Sayın Ekrem İmamoğlu veya Sayın Mansur Yavaş’tan birini aday göstermiş olsaydınız, onların seçimi rahatlıkla kazanabileceğini gösterdiğini belirttim. Bunu sadece ben söylemiyorum, sokaktaki hemen herkes ifade ediyor. Ayrıca 39 milletvekili armağan ettiğiniz bazı masa ortaklarınızın son seçimlerde yüzde 1’lik oy oranını bile tutturamamaları da bu görüşü doğruluyor. Bunda kızıp köpürecek ne var?
Sayın Kılıçdaroğlu hırçınlığınızı anlıyorum. Zira sizin Sayın Tayyip Erdoğan’a karşı girdiğiniz tüm seçimleri kaybetmiş ve CHP’nin oy oranını yüzde 25’e sabitlemiş olmanıza karşın, Sayın Özgür Özel, Genel Başkan olarak katıldığı ilk seçimde bu yüzde 25’lik cam tavanı paramparça ederek partisini yüzde 38 oyla 1. yaptı. Yani sizin gitmenizle başlayan değişim, zafer kazandı.
Sayın Kılıçdaroğlu, Yazdığınız kin ve öfke dolu satırlarla sizin genel başkan seçildiğiniz günden beri bana yapıştırılmaya çalışılan ‘Kılıçdaroğlu’nu Uğur Dündar parlattı. Dengir Mir Mehmet Fırat ve Melih Gökçek ile açık oturum yaparak onun önünü açtı’ yaftasını yalanlamış oldunuz!
Beni gereksiz yere töhmet altında kalmaktan kurtardınız. Kemal Bey, Size karşı hiçbir kötü düşünce ve davranışta bulunmadığım gibi Sayın Ekmelettin İhsanoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı gösterme gafletinizde bile, AKP’ye karşı sizi destekledim. Ama CHP’yi kuruluş felsefesinden, Atatürk’ün çizdiği rotadan uzaklaştırma ve sağcılaştırma çabalarınızı da eleştirdim.
Kemal Bey, hırs ve kinle kaleme aldığınız satırlarda farkına varmadan kendinizle çeliştiğinizi de görmemişsiniz. Öyle ya mektubunuzu okuyanlar şöyle düşünmezler mi? ‘Ey Kemal Kılıçdaroğlu madem Uğur Dündar kötü bir gazeteciydi, neden en kritik zamanlarda röportaj için hep onu seçtiniz?’ Hırsınız size yalan da söyletmiş.”
Hayatını kaybeden sinema sanatçısı Tarık Akan’ın ‘Anne Kafamda Bit Var’ kitabında, cezaevindeyken Dündar’ın kendisine ‘TRT Genel Müdürü olacağım’ dediğini belirtmişti.
Tarık Akan, kitabının ilgili bölümünde, cezaevindeyken Uğur Dündar’la cezaevi müdürünün odasında görüştüklerini ve aralarında şu diyalogun geçtiğini yazdı:
“Ben Uğur’la odada yalnız kaldım. Yıllar sonra ilk kez karşılaşıyorduk. Aramızda bir dostluk, arkadaşlık olmadığı gibi gençliğimizde yumruk yumruğa kavga etmişliğimiz bile vardı. Soğuk bir hava ve yapmacık jestler aramızda dolandı.
‘Tarık, benden istediğin bir şey var mı?’
‘Yok, sağ ol.’
‘Ben TRT Genel Müdürü olacağım; nezaket ziyaretine geldim. Dışarıda herhangi birisine söylemek istediğin bir şey varsa yardımcı olabilirim.’
‘Yok, teşekkür ederim.’”
Kılıçdaroğlu’nun bunu hatırlatmasına yanıt veren Dündar, şunları söyledi: “TRT Genel Müdürü…demişsiniz! Ne 12 Eylül döneminde, ne de öncesi ve sonrasında TRT Genel Müdürü olmak, aklımın ucundan dahi geçmedi. Çünkü büyük başarıyla yaptığım ve beni yıllarca ‘Türkiye’nin en güvenilir kişisi seçtiren’ bir işim vardı. Yalanlarınız bununla da sınırlı kalmamış.
Sevgili arkadaşım Tarık Akan’ı da hırs ve kininizi kusmaya alet etmişsiniz. Merhum Tarık ile arkadaşlığımız gençliğimizde kavga ile başladı. Ama sonra çok iyi iki dost olduk. Bunun en yakın tanığı da Tarık’ın yakın arkadaşları ve sevgili Müjdat Gezen’dir. Ayrıca vefatından sonra Tarık’ın isminin, yaşadığı Bakırköy’de ki Özgürlük Parkı’na verilerek Tarık Akan Özgürlük Parkı olması için çok uğraştım. Keşke siz de CHP Genel Başkanı olarak bir omuz verseydiniz de başarabilseydik! Ayrıca bana karşı yaptığınız sert çıkışı, yıllarca yenildiğiniz AKP iktidarına karşı gösterebilseydiniz.”
Sayın Kılıçdaroğlu, X hesabınızın kötü niyetli kişilerce ele geçirilmiş olabileceğini düşündüren bir başka husus da 28 Şubat’taki haberlerimle ilgili olarak ‘muhbir’ ağzını kullanmış olmanız. Kemal Bey, Hayatım boyunca yaptığım tüm haberleri getirin, altına yine imzamı atayım. Zira vicdanen duvara yatak resmi yapıp karşısında mışıl mışıl uyuyacak kadar rahatım. Yanlışım olmuş mudur, binlerce haber içinde bir iki tane olabilir. (Onun da hesabı mahkemelerde sorulabilirdi.) Kemal Bey, Çok şaşkınım. Zira yapmanız gereken bana yalan ve iftiralarla saldırmak değil, ‘Ben neden daha önce çekilip CHP’nin önünü açmadım’ diye sormak olmalıydı. Bakın Sayın Özgür Özel, Sayın Ekrem İmamoğlu, Sayın Mansur Yavaş ile diğer başarılı başkanlar zafer kazanıp tarih yazdılar. Siz ise ‘Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiren makosenli genel başkanı’ olarak tarih oldunuz!..”