Medyada çıkan festival haberleri bana hep bahar müjdesi gibi gelir. Ocak ayının sonuna doğru başlayan ‘Karaburun Nergis Festivali’ kıştan çıkışı muştular. Nisan ayının ortasında Adana’da ‘Portakal Çiçeği Festivali’ (ya da Karnavalı) coşkusu yaşanır. Alaçatı’da ‘Ot Festivali’ Nisan ayı sonuna doğru başlar; geçtiğimiz yıllarda Trafik yetkililerinin ilçeye girişi yasaklamasına neden olan onbinler Alaçatı’ya akar.
Urla’da ise3 gün süren ‘Enginar Festivali’10. yılını doldurdu. Cumartesi yağan yağmura karşın Urla sokakları yine doldu taştı. Çoluk çocuk mutlu bir kalabalık üreticilerin tezgahlarda sunduğu başta enginar olmak üzere çeşitli sebzeleri, meyveleri satın aldı, evlerde hazırlanan yemekleri tattı. Sokakları dolduran tezgahlarda el işleri satıldı. Gelenler Demirciler sokakta kurulan sahnenin önünde çeşitli orkestraları dinleyip dans ettiler. Akşamları ise halk, İzmir Büyükşehir Belediyesi Pop Orkestrasının ve Yeni Türkü topluluğunun şarkılarıyla coştu. Urla lokantalarının Michelin yıldızlı şefleri ve Urla Doğal Sofra üyelerinin katıldığı söyleşiler enginar ve Urla hakkında bilgi edinmek isteyenler için dikkat çekiciydi.
Enginar Festivali, ilk kez 2015 yılında“Urla Doğal Sofra” üyelerinin öngörüsü, ilçedeki esnafın önerileri ve İ.B.B. Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun desteğiyle, zamanın Belediye Başkanı Sibel Uyar’ın gerçekleştirdiği bir etkinlik olarak hayata geçti. Geçtiğimiz dört yıl, salgın belası ve Belediyenin kayyum tarafından yönetilmesi nedeniyle sönük geçti. Kayyum olarak görev yapan Kaymakamlar, Urla’nın uluslararası çapta tanınmasında önemli bir rol oynayan Bağ Yolu rotasını, başka bir deyişle şarapçılığı es geçerek festivalin ruhuna ters düştüler.
Bu yıl yüzde 70 oyla Başkan seçilen CHP’li Yüksek Mimar Selçuk Balkan, seçimden sonra kısa bir süre geçmesine karşın işi sıkı tutarak geçtiğimiz 4 yılda sönmeye başlayan ruhu yeniden canlandırmayı başardı. Bana göre Cumartesi öğlen kısa süreli yağmura karşın herkesin çok mutlu ayrıldığı 3 gün geçirdi ilçe. Festival programını merak edenler ‘urlaenginarfestivali’ sayfasında etkinlikleri inceleyebilir.
Enginar son zamanlarda sağlık açısından değeri daha fazla anlaşılan bir sebze. Akdeniz çevresinde yetişiyor. Efsanelere geçmiş bir bitki. İlk kez Milattan Önce 4. yüzyılda Sicilya’da yetiştirildiği biliniyor. Bugün de en fazla tüketildiği yerlerin başında İtalya geliyor. Birçok çeşidi var. Bunlardan ‘sakız enginar’ cinsi Urla’ya özgü olarak ‘coğrafi işaret’ aldı. Bu nedenle özellikle Urlalı üreticiler için çok önemli, katma değeri yüksek bir ürün. (Artun Ünsal, ‘Nadide Bir Goncadır Enginar’, İletişim y.)
Festival başlangıç yıllarında enginar üretimine büyük katkı yaptı. Üretim miktarı birkaç kat arttı. Ne var ki üretim alanlarının yeni inşaat alanlarıyla kısıtlanması büyük bir sıkıntıya yol açıyor. Festival düzenleme komitesinin önemli bir paydaşı olan Urla Ziraat Odasının Başkanı Muharrem Uslucan, İZ Gazete’den Saadet Erciyas’a verdiği demeçte, on yılda festivalin büyümesine karşın ilçede enginar dikimi yapılan alanın 1500 dönümden 300-500 dönüme düştüğüne dikkat çekerek şunları vurguluyor: “Festivali pazarladık, büyüttük ama üretimi bitirdik. Arazilere villa dikiyoruz artık.”
Kuşçular Kooperatifi, Urla Kadın Kooperatifi gibi birliklerin enginar bitkisinin konserve, turşu, sirke gibi değişik biçimlerde üretim ve pazarlama yapmasının önemini vurgulayan Uslucan, Urla’da Ziraat Odasına kayıtlı 7 bin üreticiden ancak 200’ünün enginar ürettiğini söylüyor. Oysa enginar katma değeri yüksek ama üretimi hassas bir ürün. Bu üretimin artması için kamunun üreticilere özellikle de kooperatiflere desteği zorunlu.
Neyse ki Başkan Balkan, festivali açış konuşmasında yürekleri rahatlatan sözler söyledi: “Festivalin temel amacı üretimde kalkınmadır. Festivalde stantları başındaki 100’den fazla enginar üreticisi Urla’da toplam 1900 ton enginar üretiyor. Bu coğrafya bize çok cömert davranıyor. Görevimiz bu coğrafyaya ve tarım arazilerimize sahip çıkarak gelecek nesillere bırakmaktır. İstiyoruz ki, bizim toprağımız üreticide kalsın… Amacımız, enginar gibi anlatacağımız yeni hikayeler yazmak. Bugüne kadar yanlış tarım politikaları yüzünden toprağına küsen çiftçimizin ekonomisine can suyu sağlamak boynumuzun borcu.”
Başkan Selçuk Balkan, Büyükşehir, üreticiler, Michelin yıldızlı şefler, ‘Doğal Sofra’, ‘Urla Kadın Kooperatifi’, Urla esnafı gibi paydaşları eşgüdüm içinde birlikte sevk edip kısa zamanda başarılı bir düzenleme yaparken, festivalin 1 milyon liraya mal olduğunu açıklayarak şeffaflık açısından bir ilke de öncülük etti. Dikkatimi çeken başka bir olgu da pazartesi sabahı sanki onbinlerce kişi gelmemiş gibi Urla meydanının, sokaklarının tertemiz olmasıydı. Bunun için başta Temizlik İşleri olmak üzere Urla Belediyesini kutlarım. Gelecek yıllarda trafik keşmekeşini azaltmak için ilçenin çeperlerindeki geniş alanlarda otoparklar oluşturarak ilçe merkezine servisler düzenlemenin sıkıntıyı azaltabileceğini düşünüyorum.
Bu yıl 10. yılını kutlayan festival arkasında bir öyküyü de biriktirerek bu günlere geldi. Umarım Enginar Festivalinin çoşkulu anları başlangıcından bu yana arşivlenerek Urla Kent tarihi ve Arşivi (UKTA) bünyesinde gelecek kuşaklara sunulur. Süreklilik sağlanır.