Müsavat Dervişoğlu’nun İYİ Parti’nin başına geçmiş olması Türkiye siyaseti yönünden çok önemli bir fırsata işaret ediyor. Siyasi kariyer ve deneyimini adım adım üst seviyeye taşımış bir kişiden söz ediyoruz. Hatırlayın, İYİ Parti siyasi haritada merkez sağ boşluğu doldurma iddiası ile yola çıkmıştı .Kısa sürede toplum nezdinde karşılık bulmuşlar, oy oranları anketlerde %20’ler seviyesine kadar yükselmişti. Ancak sonraki süreçlerde bilinen gelişmelere hep birlikte tanık olduk. Parti adeta dağılmıştı. Bu noktada seçimli bir kongre süreci yaşadı. Müsavat Bey’in Genel Başkan seçilmesi, bir hayli güç kaybına uğramış Parti’nin ivmesini yeniden yukarıya çevirmesi için , pek çok siyasi gözlemciye göre en doğru tercihdi. Zira onun lider kimliği Partinin kuruluş misyonundan savrulmasında engel olarak değerlendiriliyordu. Merkez sağ siyasetin demokratik hayatımızda tekrar vücut bulması kritik önem taşır. Çünkü yaşanması belki de mukadder olan siyasi dalgalanmaların nihayet durulacağı bir iklime geçiş gereğimizin işaretidir. Türkiye için “milliyetçi muhafazakar ve aynı zamanda seküler” bir siyasi anlayış dengeleyici temel sütundur. Süleyman Demirel’in deyişiyle, “olması gerekenin idrakına, nelerin olamayacağının yaşanmasıyla varılıyor”. Bu yönüyle huzurlu yarınlar için ülkemizin siyasi geçmişinin yanlışlarına dair tecrübe sahibi olmak çok önem taşıyor. Müsavat Dervişoğlu bahse konu süreçlerin içinden yoğrularak gelmiş bir isimdir. Ülkenin normalleşme zamanları artık gelmiştir. Neredeyse 21. yüzyılın ilk çeyreğini bitiriyoruz. Toplumun beklentilerinin karşılık bulması, eksiksiz tüm siyasi liderlerimizin hırstan arınmış basiretli tutum ve davranışları ile mümkün olabilir. Aynı zamanda İzmir milletvekili olan sayın Dervişoğlu’nun Genel başkan seçilmesini, bahse konu yüksek beklentilerimizi ifade ederek tebrik ediyoruz.