Deri ihracatçılarından emekyoğun sektörlere destek uyarısı

Türk deri ve deri mamulleri sektörü, 2024 yılının ilk 4 ayında ihracatta sert düşüş yaşadı. Türkiye’de ücret zamlarının enflasyona uygun artışı ile döviz kurunun sabit kalması halinde Avrupa’ya ihracatın yanı sıra iç piyasaya da üretimin imkansız hale geleceği belirtildi.

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (EDDMİB) Başkanı Erkan Zandar, Türk deri ve deri mamulleri sektörünün içinde bulunduğu ortamı kamuoyu ile paylaşırken, 2024 yılının ilk 4 ayındaki ihracatta geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28’lik kayıp yaşandığını, Rusya pazarının ise kaybedildiğini söyledi. Zandar’ın verdiği bilgiye göre; ayakkabıda yüze 30, mamul deri ve kürklerde yüzde 11, saraciye yüzde 30, deri kürk ve konfeksiyon da yüzde 36’lık bir düşüş yaşandı. Türkiye’nin en büyük ticaret partneri Almanya’ya ihracat yüzde 12, İtalya’ya yüzde 23 düştü. Yüzde 72’lik ihracat düşüşü yaşanan Rusya pazarı ise neredeyse kaybedildi. İhracat kayıpları, pandemi öncesi dönemi olan 2019 yılının da altına geriledi.

İthalat artıyor

İhracatın düşmesinin yanı sıra Türkiye’nin ithalatının da arttığına dikkat çeken Zandar, “ABD, Almanya gibi ülkelerin bile ithalatları düşerken bizde tam tersine yüzde 172 oranında artmış. Fiyat tutturamadığımız için ihracat yapamıyoruz. Kendi iç piyasanda bile pahalısın. Bu ithalat ortamında da bizi çok iyi bir gelecek beklenmiyor. Eğer işler böyle devam ederse önümüzdeki yıl Ocak ayından itibaren yüzde 40’lık bir daralma yaşanacak sektörde. İşletmelerimiz yüzde 30 düşük kapasiteyle çalışıyorlar. Önümüzü görmediğimiz için büyümüyoruz. Ben bile 5 yıldır işçi almıyorum, yeni yatırım yapmıyorum. Gençlere bir imkan sağlayamazsanız fabrikada çalışmak yerine YouTuber olmayı tercih ediyor. Çünkü ne olacaklarını bilmiyorlar. Bu ortamda girişimci de yetişmiyor” diye konuştu.  

“Bu şartlarda ne üretim ne ihracat yapılır”

Deri ve deri mamulleri sektörünün zor bir dönemden geçtiğini vurgulayan Zandar, yıl sonuna kadar döviz kurunun enflasyon seviyesinde artmadığı ve emekyoğun sektörlere başta istihdam olmak üzere destek verilmediği taktirde fabrikaların kapanacağı uyarısında bulundu.

Üretim ve istihdam yüklerinin arttığını, üründe en fazla yüzde 40 oranında olması gereken genel giderlerinin payının yüzde 62’lere çıktığını belirten Zandar, şunları söyledi: “Biz emek yoğun bir sektörüz. Yanımızda kalifiye olmayan personel çalıştıramıyoruz. Bu personellerin hiçbiri de asgari ücretle çalışmıyor. Asgari ücrete yapılan zam oranında biz de personelimize zam yapmak zorunda kalıyoruz. Emek yoğun bir sektör olduğumuz için malzeme harici giderlerimiz de oluyor. Biz bugün ortalama kilogram başına 26 dolarlık ayakkabı ihracatı yapıyorsak bunun 16 doları sadece genel giderler. Bunun üstüne malzeme, firma kârı, varsa finansman maliyeti, belki bina kirası gelecek. Döviz kurları enflasyon oranında artmıyor. Bu şartlarda fiyat tutturacaksınız ve ihracat yapacaksınız. Arada kalan rakam bu geri kalan her şeyi kapsıyor. Sektördekiler ödemelerini yapamaz hale geldi. Sadece bizim değil bütün emek yoğun sektörlerin durumu bu. Bizler kafe işletmecileri değiliz. Eğer 2024 yılında döviz kurlarında enflasyon oranı kadar değişim olmazsa ve önümüzdeki ocak ayında yine yüzde 40- 50 oranında asgari ücret zammıyla karşılaşırsak sektördeki genel gider oranı belki 72’lere çıkacak. Ondan sonra bu fabrikaların hepsi kapanacak ve bu firmaların hepsi yurt dışında bir yerlerde üretimi yapacak. Ülkenin karar vericileri bize bir yön göstermek zorunda. Aksi halde sektör biter ama 50-60 yıllık bir emeği de çöpe atmak mümkün değil.”

Prim desteği yüzde 10’a çıkmalı

İthalatın ek vergilere rağmen arttığına dikkat çeken EDDMİB Başkan Yardımcısı Halil Gündoğdu da, Türkiye’deki maliyetler nedeniyle Portekiz’deki bir ayakkabı ve çanta üreticisinin iç piyasada rakip olabildiğini söyledi. Gündoğdu, “Ekonomiyi yönetenlerin sözlerinden kurun artmayacağı belli. Emek yoğun olan bu sektörde ihracatçıya destek istiyoruz. Gelen dövizin yüzde 40’ını Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nı vermek zorundayız. Geçici bir şekilde yüzde 2’lik prim desteğimizin yüzde 10’a çıkarılması bizlere nefes aldıracaktır” diye konuştu.