İzmir Ticaret Odası (İZTO) Olağan Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Selami Özpoyraz yönetiminde İZTO toplantı salonunda gerçekleştirildi.
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, ülke ekonomisine dair değerlendirmelerde bulundu. Enflasyonla mücadele için atılan adımları değerlendiren Özgener, kayıt dışı ekonominin önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.
Özgener, “Enflasyon ne kadar hızlı düşerse, reel sektör olarak yüksek faizin yarattığı daraltıcı etkiden o kadar az etkileniyor olacağız. Enflasyonun hızlı düşüşünü sağlamak için atılacak adımlar ve sıkı para politikasının inandırıcılığı işte tam olarak bu sebeplerden dolayı önemli” dedi.
“Kamuoyu bilgilendirilmeli”
Tasarruf ve Verimlilik Paketine ilişkin konuşan Özgener, “Şu aşamada paketin etkisini ve vadesini bilemiyoruz. Zamana göre hedef verilmesi ve detaylar konusunda kamuoyunun bilgilendirilmesi kritik önem taşıyor. Bütçe disiplini, bütçe şeffaflığı ve takibi, en az mali sıkılaştırma kadar önem taşıyan bir diğer husus. Bu sayede, Merkez Bankası’nın yapması gereken sıkılaştırma miktarı azalacak ve daha rahat bir konuma gelecektir” ifadelerini kullandı.
“Kayıt dışının önüne geçilmeli”
“Kayıt dışı olan her şeyin bedelini, işini düzgün yapan bizler ödüyoruz” diyen Özgener, “Kayıt dışı ekonominin varlığı, firmalarımız açısından hem haksız rekabete yol açıyor, hem de verimlilik artışını engelliyor. Bu nedenle bütçedeki açığı gidermek için atılacak ilk adım; kayıt dışı kazançların tespit edilmesi ve vergilendirilmesi olmalıdır. Kayıt dışı ekonominin önüne geçilmesi için atılacak tüm adımları destekliyor, bu adımların enflasyonla mücadeleye de destek olacağı inancıyla bir an önce hayata geçirilmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.
“Vergi ve teşvikler gözden geçirilmeli”
Vergiyle birlikte teşvik sisteminin de gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Özgener, “Mevcut koşullarda verimli olmayan her firmanın teşviklerle yüzdürülmesi ve muafiyetlerden faydalandırılması vergi adaletsizliğine sebep oluyor. Bu nedenle, “zombi şirketler” olarak da adlandırılan bu firmalara yönelik vergi ve teşviklerin gözden geçirilmesi zorunlu hale geliyor” ifadelerine yer verdi.
“Refah artışını asgari ücret artışı sağlamıyor”
Asgari ücretteki artışın; hem maliyetler hem de beklentiler kanalı ile enflasyonist süreci olumsuz etkilediğini dile getiren Özgener, “Asgari ücrete yıl içinde herhangi bir artış yapılması, aynı sarmalı tetikleyecek ve Merkez Bankası’nın enflasyonu hedef patikasına indirmek için ek sıkılaştırma yapmasına sebep olacak. Bu durum, reel sektörü, daha uzun süreyle sıkı para politikasına ve yüksek faize maruz bırakacak. Refah artırıcı politikaların özellikle sabit ve dar gelirli kesim açısından gerekli olduğunu vurguluyoruz. Fakat istenilen refah artışını, enflasyonist ortamda asgari ücret artışı sağlamıyor. Bilakis, enflasyonu körüklediği için alım gücünü daha da azaltıyor” İfadelerine yer verdi.
“İhracat ve dövize yönelik tedbir kısıtlamaları kaldırılmalı”
Döviz kredilerine sınırlama gelmesinin şirketlerin açık döviz pozisyonunu daha da büyütmemeleri için önemli bir karar olduğunu belirten Özgener, “Bu süreçte de, ihracatçılara destek olmak için ihracat ve dövize yönelik tedbirler başta olmak üzere tüm makro ihtiyati kısıtlamaların kaldırmasına yönelik sürecin hızlanması gerektiğine inanıyoruz. Tüm bunları yaparken ekonomik programa bağlı kalınmasının ve programın desteklenmesinin kritik olduğu kanaatindeyiz” Sözlerine yer verdi.
Dikili OSB’ye 30 milyon dolar finansman
Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesine, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın destekleriyle, Dünya Bankası’ndan 30 milyon dolar finansman sağlandığı bilgisini paylaşan Özgener, “Bölge, finansman anlaşmasından memnuniyet duyuyor, %60’ı hibe, 3 yıl geri ödemesiz toplam 13 yıl, %3 faizle kaynak sağladığımız projemiz ile OSB’ler arasında bir ilke imza atarak önemli bir başarı elde ettik. Dünya Bankası’nın “sürdürülebilirlik” ve “kadın istihdamı” gibi kriterlerini karşılayarak bu finansmanı almaya hak kazanan organize sanayi bölgemizin 2025 yılının sonunda hizmete açmayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kısırlaştırma seferberliği başlatabiliriz”
Sokak hayvanlarına ilişkin alınan karara dair de açıklama yapan Özgener, “Hükümetimiz tarafından sokaklardaki başıboş hayvanların yaratabileceği tehlikelerin önüne geçebilmek için bir çözüm yolu aranmasını olumlu karşılıyoruz. Ancak bunun yolu, belediye barınaklarında 30 gün boyunca sahiplenilmeyen hayvanların uyutularak hayattan koparılması olmamalı. Hepimizin vicdanını rahatsız eden böyle bir uygulama yerine, çözüm yolları aramamız gerektiği kanaatindeyim. Kontrolsüzce sayıları artan sokak hayvanlarının yarattığı tehlikenin, etkin bir “kısırlaştırma” uygulamasıyla çözüme kavuşacağına inanıyorum. Kentimizde tüm kurumların ortak bir sinerji içerisinde çalışmasını çok önemsiyoruz. Pek çok projemizde başarıya ulaşmamızı sağlayan bu uyumu ve birlikte çalışma kültürünü sokak hayvanlarımız için de geliştirebiliriz. Kentimizdeki Oda ve Borsalar, sivil toplum kuruluşları, Valiliğimiz, İzmir Büyükşehir Belediyemiz öncülüğünde bir araya gelebilir, ‘kısırlaştırma seferberliği’ başlatabiliriz. Biz İzmir Ticaret Odası olarak elimizi taşın altına koymaya hazırız” Dedi.
İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Güzelbahçe Kampüsü’nün temelinin 12 Haziran tarihinde atılacağını duyuran Özgener, “Tamamlandığında 2 Milyar Türk Lirası’nı bulması beklenen yatırım maliyeti ile ülkemizde bugüne kadar bir üniversite tarafından tek seferde yapılan en büyük yatırım olması planlanan yeni kampüsümüzün temelini, 12 Haziran Çarşamba günü saat 17.00’de hep birlikte atarak, bu ortak hayalimizin en önemli aşamasını gerçekleştireceğiz” dedi