Yaşıtlarımın yaptığı gibi, “bizim zamanımızda” yakıştırmasına takılı kalmayacağım.
Ancak geçirdiğimiz Kurban Bayramı’nın 9 gününü de övecek değilim.
Türkiye’nin yaşamakta olduğu ekonomik kriz, insanlarımızı mutsuz ve imkansız kıldığından Kurban Bayramı’nı buruk geçirdik.
Bakmayın Bodrum’a, Fethiye’ye, Çeşme’ye veya Yunan Adaları’na gidenlere!
Hepsini sağdan veya soldan toplasanız 1 milyon insan etmez!
Nüfus ise 85 milyon.
Burada bir duralım: Emeklisi, işçisi, memuru, genci, ihtiyarı ile bu millet gittikçe zor nefes alır, hale gelmekte!
Oysa devletin dört ana görevi vardır.
Önce çalışanına yani işçisine, memuruna doğru dürüst maaş vermeği becerecek.
Sonra ben yirmi beş yıl, otuz yıl hizmet ettim diyerek emekli olan insanını şerefinle yaşatacak.
Daha sonra ben askerlik yapıyorum, vergi veriyorum, emeğimi ülkem için harcıyorum diyen vatandaşı hasta olduğunda O’na ihtimamla bakacak.
Ve yarınını emanet edeceği gencini okutacak.
Viyadük yapmak, yol yapmak, köprü yapmak, fabrika açmak bu dört ana görev yerine getirilmedikçe bir işe yaramaz!
Oysa memurun, işçinin hali ortada!
Emeklinin sesini duyan yok!
Hastaneye düşmeye gör!
Okul işine gelince yıllık ödentisi milyonlardan söz edilen okullardan söz ediliyor.
Ne demek paralı okul?
Eğer altmış-yetmiş sene önce durum böyle olsaydı İslamköy’den Süleyman Demirel, Malatya’dan Turgut Özal, İstanbul’a okumaya gelebilir miydi?
Devletin parasız-yatılı (o zamanki adı leyli-meccani) okullarında eğitilen milyonlarca insan siyasette, bürokraside, diplomaside, askeriyede ülkeye hizmet etme şansını elde ettiler.
Onların hiç birisinin babasının parası, onları okutmaya yetmezdi.
Bugün paralı okullar, paralı Üniversiteler bir ticarethane olmuşlardır.
Mezunlarının değer ölçüleri de hepimizin malumudur.
Ülkeyi yarın bizler yönetmeyeceğiz.
Onlar yönetecekler.
Çalışanımıza, emeklimize, hastamıza gerekeni yapamazsak, enflasyonun inmesi, anayasanın değişmesi, normalleşmenin oluşumu neye yarayacak?
Bayram sonrası, güzel sözler, tumturaklı kelimeler bulmak isterdim.
Ama yaşadıklarımı, gördüklerimi, duyduklarımı sizlerle paylaşmak istedim!