Sadece İzmir’in değil, ülkemizin en önemli kulüplerinden biri Altay. 110 yıllık şerefli spor yaşantısını, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık Kupalarını kazanarak süslemiş siyah-beyazlılar. Ayrıca şimdiki UEFA Kupası’nın daha önceki ismi Avrupa Fuar Şehirleri Kupası’nda da ülkemizi temsil eden ilk takım Altay. İzmir’in anıt isimlerinin başkanlık yaptığı bu güzide kulüp, son yıllardaki yönetimlerin, geleceği düşünmeden yaptığı hesapsız harcamalarla astronomik borç batağına girdi, transfer yasağıyla karşılaştı, oyuncu alamadı, eski yaşlı oyuncularının fedakarlık yaparak tekrar forma giymeleriyle ayakta kalmaya çalıştı. Tabii beklenen paraşütsüz düşmeler başladı, önce Süper Lig’den Birinci Lig’e, geçen sezon da İkinci Lig’e inildi.
Altay için spor kamuoyunun yorumu, “Bu borç kamburuyla amatör kümeye bile düşer” oldu. Ancak siyah-beyazlı camiada haftalardır sürdürülen şirketleşerek Göztepevari bir kurtuluş hamlesi için umut ışıkları yandı.
[Şirketleşmeye giden ve kulübün yüzde 70 hissesini Sport Republic şirketinin sahibi Danimarkalı Rasmus Ankersen’e satan Göztepe, yıldırım hızıyla ve de borçsuz şekilde Süper Lig’e dönmeyi başarmıştı. Yeni bir yapılanmaya gitmeye çalışan ve şirketleşme amacıyla kongre ve toplantılar yapan Altay’a, Fransa’dan Hugo Construction isimli şirketin talip olduğu ve borçları karşılamak ve transferin önünü açabilmek için 800 milyonluk bir kaynak taahhüt ettiği bildiriliyor. Transferin önünü açtıktan sonra takımı kampa götürmesi beklenen 10 kişinin yetkili olduğu ve grubun bir ortağının da Türk ve Altay sempatizanı olduğu kaydediliyor. Şimdiki Altay Başkanı Süleyman Özkaral ile şirket yetkililerinin temasları sürdürdüğü öğrenilirken, Altay’a bir sürpriz teklifin, futboldan büyük paralar kazanan Kamerunlu futbolcu Vincent Abubakar’dan geldiği iddia ediliyor. Kurtuluş Komisyonu Başkanı Ahmet Taşpınar, şirketleşme konusunda Altay’ın en iyi durumda çıkması için çabaladığı öğrenildi. Altay için hayırlı olsun.