Mehter senfonik olarak yeniden yorumlandı

Anatolia Filarmoni Senfoni Orkestrası, özel projesi “Anatolian Rhapsody”yi Hilton Bosphorus İstanbul’da gerçekleştirdiği toplantıda tanıttı.

Geleneksel mehteran ezgilerini modern yorumlarla harmanlayarak ve Hollywood’un müzikal dünyasından ilham alarak, çağdaş bir müzik diliyle dinleyicilere sunan projenin tanıtımında  “Heyhat İnsan”, “Vaveyla-Çocuk” gibi öne çıkan yeni bestelerle birlikte, “Anatolian Rhapsody” projesi kapsamında yeniden düzenlenen “Ceddin Deden”, “Plevne Marşı” gibi geleneksel eserler de katılımcılarla buluştu.

Projenin yapımcısı Hamza Ören toplantıdaki konuşmasında “Anatolia Filarmoni Senfoni Orkestrası,  gurur kaynağı özel projesi Anatolian Rhapsody’de geleneksel Türk kültürünü modern dünyanın ışığında parlatan yeni nesil mehteran eserleri sunuyor” dedi.

Orion Yapım’ın proje danışmanlığında gerçekleşen toplantıda mehterin tarihçesi ile ilgili bilgiler paylaşan Anatolia Filarmoni Senfoni Orkestrası kurucusu Dr. Ayhan Özel, “Osmanlı Devleti’nde, askeri bando olan mehter, Yeniçeri Birliği’ne bağlı bir bando topluluğuydu. Mehteranda daha çok askerlerin moral ve motivasyon kazanması ve bunu dinleyenlerin milli ve manevi duygularının perçinlenmesi amacı ile hareket edilmiştir. Mehteran askeri müziği, tarih boyunca çeşitli formlarda değişkenlik göstere göstere günümüze gelmiştir. Biz Anatolian Rhapsody projemizde 4. Nesil Mehter eserlerini, 21. Yüzyıl müzik formuna uygun bir tarzda besteledik ve düzenledik. Ayrıca dünya çapında ünlü müzisyenlerle yaptığımız iş birlikleriyle de müzikal anlamda uluslararası bir nitelik taşıyacak çalışma ortaya koyduk” dedi.

 “Yerel ve evrensel müzik arasında bir köprü oluşturmayı hedefledik”

Toplantıda proje hakkında bilgi veren Dr. Ayhan Özel, “2019 yılında başlayan ve yaklaşık 5 yıl süren Anatolian Rhapsody projemiz ile Anadolu’nun çeşitli kültürel öğelerini, müziğin evrensel diliyle harmanlayarak izleyicilere çok sesli bir formda  sunmayı amaçladık. Batı müziğinin çok sesli formu ile icra edilmiş müziklerin  yanı sıra, Türk Dünyası’ndaki bestecilerin yapıtlarına da yer vererek, yerel ve evrensel müzik arasında bir köprü oluşturmayı hedefledik.  Anatolian Rhapsody  projemizde Hollywood  film müziği projelerinde icracı olarak görev almış dünyanın farklı coğrafyalarından birçok müzisyenle çalıştık. Projenin stüdyo kayıtlarını Bulgarian Recording Studio’da gerçekleştirdik. Nikola Petrov, Vladislav Boyadzhiev, Ronan Scolard, Jeremy Leidhecker gibi uluslararası projelere imza atmış müzisyenler projemizde yer aldı” dedi.

Anatolia Filarmoni Senfoni Orkestrası, yeni nesil mehteranda “İnsan” ve “Barış” temasıyla insani duyarlılığa dikkat çekerken, Türkiye’nin uluslararası barışa katkı mesajını da en etkili araç olan müzik ile vermeyi hedefliyor.