Kırıklı’nın kömürü yerin dibinde kalsın!

Başkent Ankara’da Gölbaşı ilçesinin Kırıklı Mahallesi… Birileri gözünü karartmış sözde bu mahallenin topraklarından kömür çıkartacaklar… Yer gök bitmiş Başkent’in akciğeri olan, iki doğal gölü, bir doğal ormanı bünyesinde bulunduran Gölbaşı kalmış kömür aramak için…

Proje alanının tamamı tarım arazisi… Köydeki buluntular yok edilmek istenen topraklarda 3 bin yıldır tarım yapıldığını gösteriyor. Buğday, arpa ve nohut yetiştirilen proje alanı toplamda 13 bin dekar ve köy arazisinin 11 bin dekarını kapsıyor.

Proje için “ÇED gerekli değildir” kararına karşı dava açan TEMA Vakfı’nın araştırma ve iddialarına göre; maden araması yapılmak istenen Kırıklı Mahallesi, Galatlar döneminden kalma ve SİT alanı… Görünen o ki; maden ocağı çalışmaları sonucunda bölgede tarım toprakları, yer altı ve yer üstü suları, geleneksel köy yaşamı geri gelmemek üzere yok edilecek…

En az 25 yıl boyunca milyonlarca ton toprak yerinden alınarak başka yerlere taşınacak… Serbest kalan ağır metaller toz ile birlikte bütün bölgeye yayılacak…

Gölbaşı ilçe sınırları içerisinde yer alan ve de Özel Çevre Koruma Bölgesi olan Mogan ve Eymir gölleri projenin her aşamasından olumsuz etkilenecek…

Şu bilgiyi altını çizerek paylaşmak gerek;

Mogan ve Eymir’in yer aldığı bölge kuşlar tarafından barınma, üreme, konaklama amaçlı kullanılıyor… Yani Ramsar’a aday gösterilen önemli kuş alanı…

Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkında Sözleşme olan Ramsar, sulak alanların korunması ve sürdürülebilir kullanımını sağlamayı amaçlayan uluslararası bir sözleşme… Gölbaşı’nda 83 farklı kuş türü tespit edilmiş ve 47’si endemik olmak üzere 493 bitki türünün bölgede olduğu kayıtlara geçmiş.

Kömür çıkartma projesi hayata geçtiğinde Gölbaşı’nın Ramsar adaylığı hayal bile olamayacak… Çünkü kömür projesi ile doğaya yayılacak tozun, açığa çıkacak ağır metallerin ve gürültünün biyolojik çeşitliliğe zarar vereceği gayet net…

Tonlarca düşük kalorili kömür bölgeden 200 kilometre uzakta yer alan Eskişehir Mihalıççık’daki santrale taşınacak… Bu taşımalar sırasında bölge yollarında yıllarca oluşacak trafik ve oluşacak tahribat cabası…

Tam da bu noktada diğer bir dikkat çekilmesi gereken konu ise şöyle; kömürlü termik santraller, yarattıkları toz ve emisyon ve de kullandıkları su ile küresel ısınmanın baş aktörleri arasında… Peki bizim derdimiz ne ki 30’un üzerinde ülke kömürden çıkış programlarını açıklarken Türkiye kömürde ısrar ediyor… Bu konuda yönetenlerimizin tutarlı bir enerji stratejisi belirlemesi önemli beklentimiz!

Bir yandan nükleer enerji deyip bir yandan da doğayı katledecek kömür projelerine onay vermek neyin nesi?

TEMA Vakfı’nın verdiği bilgiye göre; Kırıklı’da 11.000.000 metrekare için maden ruhsatı alan şirket, 249.300 metrekarelik bir alanda kömür çıkartacak. Lütfen bu kısmını iyi okuyalım ve de anlayalım… Şirketin ruhsat alanı izin istediği alanın 44 katı büyüklüğünde…

Ağar şirket 250.000 metrekarenin üzerinde bir alanda kömür çıkartmak için başvurmuş olsaydı daha kapsamlı bir izne tabi olacaktı. Yani Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporu hazırlanacak, halk bilgilendirilecek ve Nihai ÇED gibi süreçler yaşanacaktı…

Eyy yönetenler! Gölbaşı önemli bir doğal değerimiz onu yok etmek isteyenlere dur demek hepimizin görevi… Bırakın Kırıklı’nın kömürü yerin dibinde kalsın, tarım yaşasın, tarım kazansın!