İzmir Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP genel başkanlığına aday olmak istediği yönündeki iddialara Tele1’de ekrana gelen ‘Habere Doğru’ programında yanıt verdi. Soyer, “Ben kimseden böyle bir şey istemedim. CHP’nin ya da Türkiye’nin gündeminde böyle bir şey yok. CHP’nin bir genel başkan arayışı da yok” dedi.
Soyer, CHP genel başkanlığına aday olmak istediği yönündeki iddialara şu yanıtı verdi:
“Aslında ben kimseden böyle bir şey istemedim. CHP’nin ya da Türkiye’nin gündeminde böyle bir şey yok. CHP’nin bir genel başkan arayışı da yok. Dolayısıyla tam olarak nereden çıktı ben de bilmiyorum. Yani tabii ki bu her CHP’linin hayalidir. Çünkü siyaseti en fazla insana erişecek bir biçimde yapmak istersiniz. En çok hayata dokunacak şekilde yapmak istersiniz. Genel başkanlık makamı da böyle bir makamdır. Çok önemli makamlardan biridir siyaset için. Ben böyle bir şey dillendirmeden, talep etmeden yakıştırılıyor olmam, gündeme gelmesi bir açıdan çok gurur verici. Ama bir açıdan da doğru değil. Çünkü böyle bir gündem yok. Benim annem 87 yaşında. Söylediği bir şey var: Evladım hayatımda ben böyle bir hayat pahalılığı görmedim. Bu bir realite. Derin bir yoksulluk var. İşsizlik yüzde 29’lara varmış durumda. Gerçekten çok ağır bir tablo var. Bu kadar ağır bir tablo varken CHP bir umut ışığı yakıyor. Çünkü ilk defa 23 senedir bu halkı inim inim inleten bir iktidar var. Dolayısıyla CHP, 85 milyonun umududur. Bu umut kendi içinde çatışarak, kendi arasında makam mevki kavgası yapılarak büyütülemez. O umuda büyük zarar verilir. CHP’nin kendi içinde tartışmaları bir kenara bırakıp, sadece nasıl iktidar olunur, yereldeki başarı nasıl merkezi iktidarın devrilerek halkın iktidarının kurulmasını mümkün kılar, buna odaklanılması lazım. Ben bunu yapmaya çalışıyorum. Bulunduğum her ortamda bu iktidarı gönderecek ne yapmak mümkünse, onu yapmaya çalışıyorum. Hayat bence siyasetle değiştiriliyor. Hayatı iyileştirme sanatıdır siyaset. Hangi makamda olursam olayım hep bunu yapmaya çalıştım. Çünkü bu güzelim topraklarda, insanların yaşadığı sefaleti ve yoksulluğu biliyorum ve üstelik bunun değişmesinin mümkün olduğunu da biliyorum. Son nefesime kadar bu mücadeleye devam edeceğim. Genel başkanlık benim için böyle hoş bir şey, -dün akşam Kemal Bey ile de gülüştük biraz- hakikaten böyle bir talebim kimseden olmadı. Böyle bir şey de konuşmadık Kemal Bey ile. O sadece bana böyle böyle sordular, ben de böyle böyle dedim dedi. Ben de ‘Efendim iyi demişsiniz, sorsunlar bana ne demem gerekiyorsa söylerim’ dedim.”