Müsavat Dervişoğlu, İstanbul programları kapsamında partisinin İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Burada bir araya gelen kalabalığa seslenen Dervişoğlu, İstanbul’un; İYİ Parti hareketinin hem kalesi olduğunu hem de madden ve manen kurulduğu yer olduğunu söyledi.
“O sebepten dolayı İstanbul sadece bizim için değil, Türkiye’de başlattığımız iyiler ve cesurlar hareketinin gerçek kalbidir” diyen Dervişoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Kim ne söylerse söylesin, kim bulunduğu yerden İYİ Parti’ye hangi ömrü biçerse biçsin burada görüyorum ki Cenabı Allah bizleri, ruhlarımızı yaratırken dost kılmış. Cenabıhak birlikteliğimizi, mücadele cehdimizi daim kılsın inşallah. Zorlukları aşacağımızı, yaralarımızı birlikte saracağımızı, yolculuğumuzu da birlikte sürdüreceğimizi her defasında ifade ettim. Bunu söylerken kendimden daha çok sizlere güveniyorum değerli dava arkadaşlarım, iyi ki varsınız. İYİ Parti’nin kurulduğu günlere gidiyor aklım. İYİ Parti kurulduğunda Türkiye’nin ne büyük dertleri vardı diye düşünüyorum. Gençler geleceklerinden umudunu kesmişti. Türkiye bir rejim değişikliğinin peşindeydi. Her türlü uyarıyı yapmış olmamıza rağmen tek adamlığı tahkim edecek uygulamaların olabileceğini, Türkiye’yi felakete sürükleyeceğini ifade ediyorduk. Hep birlikte yollara düştüğümüzde gelecekten umudunu kesmiş gençlerin dışında fakruzaruret içinde yaşayan emeklilerimiz vardı. Türkiye’nin üretimi kendisinin layık olduğu şekilde sürdürülemiyordu. Türkiye’nin dış politikası milli menfaatlerimize göre değil, kişisel ilişkilere bakarak tanzim ediliyordu. Yani Türkiye nereden bakarsanız bakın, her yönüyle bir olumsuzluğa doğru sürükleniyordu.
7 sene öncesinden bugüne değişen hiçbir şey olmamıştır. O gün mevcut olan sorunlar devasa hâle gelmiş, çözülmek üzere önümüzde duruyor. İYİ Parti’yi kurduğumuz gün nasıl Türkiye için bir ihtiyaçsak bugün aradan 7 yıl geçmiş, aynı ihtiyaç devam ediyor. Hatta İYİ Parti’ye ve İYİ Partililere, iyiler ve cesurlar hareketine olan ihtiyaç her geçen gün daha da çok kendini hissettiriyor. Sorumluluğumuz büyüktür. O sebeple omuzlanacağımız omuzlayan olacağımız yük de büyüktür. Cenabı Allah omuzlarımıza kuvvet versin inşallah. Kurulduğumuzdan itibaren netameli günler geçirdik. Türkiye’de bir şeyler değişirken yaşadığımız olumsuzlukların bizleri de etkilememesi mümkün değildi. Olup bitenlerden bizler de etkilendik. Zaman zaman üzüldük. Zaman zaman umutsuzluğa düştüğümüz anlar oldu. Zaman zaman ‘Biz nereye gidiyoruz’ diye kendimizi sorgulamak mecburiyetinde de hissettik ama gördük ki, milletin bize ihtiyacı var ve madem ki millet bizi istiyor ve çağırıyor; o zaman milletin bize yüklediği sorumluluktan kaçmamız mümkün değildir.
Kritik bir tarihi eşikte üstlenilmesi icap eden bir sorumluluk varsa o görev iyilerin, cesurların, İYİ Partililerin görevidir. Bu netameli süreçler bizleri etkiledi. Bu olumsuzlukların içinde kayıplarımız oldu. Bu olumsuzlukların içinde dava arkadaşlarımızın birbirleriyle yaşadıkları küskünlükler söz konusu oldu. Sözlerimin başında ifade ettim, Cenabı Allah bizleri ruhları yaratırken dost kılmış. Dostlukların oluşturulması Cenabı Hakkın iradesine, lütfuna ve inayetine bağlıdır. Dostlukların sürdürülebilmesi de sizin iradenize, kararlılığınıza, imanınıza ve birbirinize duyduğunuz sevgiyle alakalıdır. O sebeple gönülleri kırılan, yüreklerinde şahsi üzüntülerden kaynaklı birtakım kırgınlık olan, arkadaşlarını küçük siyasi tartışmaların içinde sanki vazgeçilmez gibi görürken görmezden gelen birtakım çevrelerin varlığı da söz konusu olabilir.
Ben size buradan bir dava arkadaşınız, bir yol arkadaşınız, bir kader ve kavga arkadaşınız aynı zamanda da genel başkanınız olarak söylüyorum. Bir kişinin yokluğu bizim için çok önemlidir. O sebeple bir eksiksek hiçbirimiz yokuz demektir. Kırılmış gönüllere gireceksiniz. Küskünlükleri, dargınlıkları, olumsuzlukları bertaraf edeceksiniz. Birlikten güç doğacağını, doğan o gücün de bizden fazla büyük Türk milleti için gerekli olduğunu herkese haykıracaksınız. Ben buradan söylüyorum. Giden arkadaşlarımıza, küsen arkadaşlarımıza, istifa eden arkadaşlarımıza, gönlü kırılan arkadaşlarımıza hulusi kalb ile sesleniyorum. Kim gittiyse sadece bu partinin kapıları değil, benim kalbim ve gönlüm de ardına kadar açıktır. Hepsini Allah’ın izniyle yeniden partimize davet ediyorum. Bu birlikten güç doğmasını istiyorum.”