Değişimin kurultayı

Öncelikle Gözlem gazetesinin 34. yaşını en iyi dileklerimle kutluyorum. ‘Ekonomiye ve politikaya yön verenlerin gazetesi’ Gözlem’in; daha uzun yıllar yayınını sürdürerek, bu işlevini başarıyla yerine getireceğine yürekten inanıyorum. Gözlem yazarlarına ve çalışanlarına, bu uzun yolculukta başarılar diliyorum.

Geçmişte içinde bulunduğum Gözlem ailesi ve yayın kurulu ile gazetenin kurucusu değerli meslek büyüğümüz Çetin Gürel’in çağrısına uyarak; gazetenin kuruluş yıldönümü özel sayısında ben de bir yazımla yer alıyorum. Bu vesileyle, Gözlem çalışanlarını ve okurlarını, tüm Gözlem ailesini selamlıyorum.

Benden bu özel sayı için, ilgi ve yazı alanım olan siyaset bağlamında, özellikle de CHP’nin kurultayı konusunda yazmam istendi. Ben de bu talebe ve beklentiye uygun olarak, sizlerle görüşlerimi paylaşmak istiyorum.

Kurultayın önemi

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi olan CHP’nin kurultayları her zaman kamuoyunun ilgi odağındadır. Özellikle siyasal çevreler CHP’nin kurultaylarını ilgi ile takip ederler. Doğrusu CHP’liler de kurultay toplamayı ve kurultay tartışmalarını severler. CHP, bir bakıma ‘kurultaylar partisi’ olarak da anılır ve bilinir.

Ancak bu kez daha farklı bir durum var. Uzun yıllar sonra 31 Mart yerel seçimlerinde ülkenin birinci partisi olmayı başaran CHP, bu kimliğiyle kurultaya gidiyor. Kısacası ülkeyi yönetmeye aday ve bu sürece hazırlanan bir partinin tüzük kurultayı yapılacak. Bu nedenle de halkın ve siyasetin geniş kesimlerinin gözü kulağı CHP’ye çevriliyor.

Tüzük kurultayı ne anlama geliyor?

Siyasal partilerde tüzük konusu ve tartışmaları, daha çok bir iç sorun olarak görülür. Dolayısıyla bu konuyla ve tartışmalarla daha çok örgüt mensupları ve partililer meşgul olur. Onların ilgi ve beklentileri de genellikle kendi öncelikleri ile sınırlıdır.

Oysa bu kez daha farklı bir durum var. Yerel seçim öncesinde yaptığı kurultayda, genel başkanını ve yönetimini değiştiren CHP’de, bu değişimin partinin tüzük ve program gibi temel belgelerine ne ölçüde yansıyıp yansımayacağı test edilecek. Tüzük kurultayı, bir bakıma bu değişim sürecinin işaretlerini verecek.

Tüzüğü değiştirmek yeterli mi?

Elbette yeterli değil. Ama bu değişim sürecinin önemli bir parçası ve aşaması. Konuyla daha çok CHP’li aktif siyasetçiler ilgileniyor. Bunun yanı sıra, 86 milyonu yönetmeye hazırlanan, ülkenin en köklü ve en büyük partisinin tüzüğü, elbette yurttaşı da ilgilendiriyor.

Biz doğrusu yurttaşlar açısından program konusunu daha anlamlı ve önemli buluyoruz. CHP’nin programının da değişmesi ve yenilenmesi gerektiğini düşünüyoruz. CHP Genel Başkan Özgür Özel ve CHP yönetimi, program değişimi için de söz verdi. Hatta program değişimi için hazırlıkların bu kurultayda başlatılacağı ifade edildi.

‘CHP değişecek, Türkiye değişecek’

Bütün bu hazırlıklar ve tartışmalar sürerken; geçtiğimiz günlerde, İstanbul il örgütünün kurultaya hazırlık çalıştayına katılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun konuşması dikkat çekti. İmamoğlu konuşmasında ‘CHP değişecek, Türkiye değişecek’ dedi. Bu yaklaşım ve sözlerle, kurultaya önemli bir misyon yükledi. Kurultayın işlevsel düzeyini ve beklenti çıtasını da yükseltti.

Eylül ayında 101. yaşını kutlayacak ve kendisi için önemli bir kurultayı gerçekleştirecek olan CHP, bakalım bu beklentilere ne ölçüde cevap verebilecek? CHP’nin tüzük kurultayı, partinin ve ülkenin yakın siyasal geleceği ile ilgili önemli işaretlerle dolu olacak.