20 yıldır ormanlardaki yangın şeritlerinin dikey değil yatay olmalarını yani eğime paralel olmalarını savunurum. Birincisi erozyon olmaz. İkincisi, daha kolay müdahale edilir. Üçüncüsü ise yürüyüş yolları olarak kullanılırlar. Ama yangın konusunda bilgim az. Yılmaz Özdil birkaç kezdir hava araçlarının alınması gerektiğini söylüyor. Bir bilene sorayım dedim. Ali Osman Başlı dostum, Emekli Orman Mühendisi (2010-2016 İzmir Orman Bölge Müdürlüğü Orman yangınlarıyla Mücadele Şube Müdürü idi) şöyle yazıyor:
Orman Yangınlarının söndürülmesinde hava araçları (uçak/helikopter) çok önemlidir. İlk müdahalede ve spot/atma yangınlarının söndürülmesinde çok faydalıdırlar. Yerde çalışan işçilerin yangına müdahalesi ve yangın etrafında şerit açmaları için uygun ortam sağlamaları çok büyük bir hizmettir. Kısacası orman yangınlarının söndürülmesinde hava araçları olmazsa olmazların başında gelmektedir. Ancak; uçak ve helikopter sayısının çok fazla olunca, yangınlar kısa sürede söndürülür demek çoğu zaman yanlış olabilir. Kamuoyunda öne çıkan bir görüş mevcuttur. Ülkemizde uçak ve helikopter sayısı az olduğu için yangınlar söndürülemiyor. Eğer yeterli uçak ve helikopter olsaydı, yangınlar bu kadar büyümezdi, daha çabuk söndürülürdü.
Bu görüş kısmen doğrudur ama asıl büyük problemin gözden kaçırılmasına neden olmaktadır. Asıl büyük problem: Yerde/ormanlık alanda tırmık ekibi denilen, belinde tahra/tırpan olan, elinde kalın ağaçları kesmekte kullanılan motorlu testere olan, kurumuş otları, yaprakları, ibreleri temizlemekte kullanılan çapalı tırmık olan, Arozöz ve diğer itfaiye araçlarının hortumlarını çekip-toplayan yangın işçilerinin eksikliğidir. Uçak ve helikopterler gündüz yangın üzerine su atıp alevlerin söndürülmesinde son derece etkilidirler. Ancak gün batımından sonra taşların arasına ibrelerin altına, ağaçların kovuklarına toprak içindeki köklere saklanmış ateş parçaları ertesi günü havanın ısınmasıyla berber tekrar daha şiddetli yeni yangınlara neden olabilir.
Cefakar orman teşkilatının bütün fertleri şunu çok iyi bilmektedir ki; büyümüş yangınlar nihai olarak gece söndürülür. Yangın da bir canlıdır. Günbatımından sonra gece başlangıcında ve sabah gün doğumundan önce uyumaya meyillidir. Gündüzleri rüzgarlar düz ovadan/denizlerden dağların yükseklerine doğru eser. Gece başlarken havanın serinlemesiyle beraber rüzgâr dağlardan ovalara/denizlere doğru esmeye başlar. Yani; önce ovadan dağlara esen rüzgarın hızı kesilir – rüzgar durur – rüzgar dağlardan ovalara doğru esmeye başlar. Sabahleyin güneşin doğmasıyla bu durum tam ters şekilde işler. Bu olay akşam ve sabahları 1-3 saatlik zaman içinde gerçekleşmektedir. Eğer ormanlık alanda dinlenmiş tırmık işçisi varsa yangının etrafında bu süre içinde çapalı tırmık ile şerit açıp mineral toprağı meydana çıkarabilir. Düz alanlarda şerit açarken iş makinelerinden faydalanmak mümkündür.
Uçak ve helikopterlerin başlangıç aşamasında yangınlara ilk müdahale araçları olarak kullanılması daha etkilidir. Ayrıca atak durumuna geçen gelişmiş yangınların yayılımını azaltılarak yer ekiplerine yakın müdahale için ortam hazırlanması bakımından son derece önemlidirler. Bir yangının nihai olarak söndürülmesi ancak yer ekipleri tarafından sağlanabilmektedir. Yer ekiplerindeki personel ve ekipman eksikliğinin hava araçları ile kapatılması mümkün değildir. Helikopterler ve uçaklar yeni başlayan yangınların kontrol altına alınmasında özellikle gereklidir. Yer ekibi olmadan uçaklar yalnız başına yangın söndüremezler ama uçaklar olmadan yer ekipleri yalnız başına yangınları er veya geç söndürebilir.
Belediyelere ait itfaiye teşkilatında “Kırsal alan yangınlarına müdahale” yapılanmasına ihtiyaç vardır. Bu yapılanma içinde öncelikle kırsal alan yangınları etrafında şerit açma kabiliyetine sahip personelden oluşan (5-10 kişilik) timler oluşturulmalıdır. Bu uygulamanın örneği, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kırsal alanlar Yangınları Şube Müdürlüğü olarak kurmuştur. Öncelik sırası: Yerden müdahale ekipleri-kara araçları-hava araçları şeklinde olmalıdır.