Kova’da Süper Dolunay

19 Ağustos 2024 saat 21.25’te dünyaya çok yakın olarak gerçekleşmesinden dolayı, süper dediğimiz bir Dolunay yaşayacağız. Dolunayı kendi içinde değerlendirdiğimizde, Koç burcunun yükseldiğini ve dispozitörünün de 3.evde Jüpiter’le kavuştuğunu görüyoruz. Bu kavuşum Satürn ve Venüs’le T-kare açı yapıyor. Asker, polis gibi silahlı kuvvetlerin içinde olduğu çatışma, kavgalar, sosyal medyaya yansıyan cinayet kavga haberleri, bunların yakın akrabalar arasında olması, kadına şiddet, iletişim probleminden kaynaklanan agresyon, trafik kazaları, seyahatlerde aksaklıklar, internet ve genel olarak tüm iletişim alanlarında problemler, eğitim konusunda, özellikle üniversite öncesi eğitim alanında sözel çatışmalar, anlaşmazlıklar ve tüm bu alanlarda, bu konularda, her şeyin normalden daha fazla ve büyük olması söz konusu. Dehşet verici cinayet, kaza haberleri gibi.

 

Haritanın geneline baktığımızda, Uranüs’ün Boğa burcunda, 2. eve yerleştiğini ve 5. evdeki Güneş ve Merkür kavuşumundan kare açı aldığını görüyoruz. Borsada sert düşüş, beklenmeyen kayıp haberleri, enflasyonun özellikle lüks tüketim malları, markaları, turizm alanlarında, sanatsal faaliyetler ve tiyatro, sahne, film endüstrisi gibi alanlar üzerinde olacak olumsuz maddi durumlar söz konusu olabileceğini, özellikle genç kesimin bundan etkileneceğini söyleyebiliriz. Halk daha isyankâr hareket etmek isteyebilir. Protestolar, yürüyüşler olabilir. Sokak köpekleri konusunda sert durumlar olabilir. Halkın bir kısmı, özellikle hayvanseverlerin kadın bireyleri kendini feda edeceği durumlar yaşayabilir.

Dolunay haritasını, Türkiye haritası üzerine yerleştirdiğimizde ise, vatan, sınırlar, aile konularının yükseldiğini görüyoruz. Mülteciler, sığınmacılar, sınır güvenliği konuları nedeniyle, halkın bir kesiminde isyankar davranışlar görebiliriz. 4. evde, Mars Güney Ay Düğümü partil kavuşum yapıyor. Yukarıda bahsettiğim aile içi şiddet, sığınmacılara ya da sığınmacılardan gelen saldırı haberleri, cinayet ve şiddet olaylarında beklenen adaletin sağlanmaması, özellikle genç kesimin içine çekilmek isteneceği tuzaklar, sokak köpekleri üzerinden başlatılmak istenen birtakım kaotik olaylar. Bu haritaya baktığımda çok rahat hissetmediğimi söylemek isterim. Halkımız çok dikkatli olmalı. Geçen hafta yangınlar ve terör olayları olacağını yazmıştım. Halihazırda olan yangınlar zaten bireysel değil bana göre bilerek yapılan terör örgütlerinin faaliyetleri idi. Bu tehlike devam ediyor. Mars Jüpiter kavuşumu bunların çok büyük olma ihtimalini getiriyor. Allah korusun diyelim deprem de keza öyle. Önlem alınmalı. Arka arkaya Marmara, Van, İzmir, Maraş depremleri gibi büyük kayıplar yaşamış bir ülke nasıl hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam eder benim aklım almıyor. Gitmesi gereken, murat edilen, kurulurken söz verilen hedeflerinden koşa koşa uzaklaşan bir ülke yokuş aşağı, frenleri patlamış bir kamyon gibi adeta. Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti ilan ettiğinde, Türkiye’nin Kuzey Ay Düğümü, yani böyle olacağız diye ahit yapılan kadersel amaç, hak, hukuk, adalet, çalışkanlık, dürüstlük, mantık, topraklarını korumak, tarıma önem vermek, temizlik, doğayı ve çevreyi korumak, saygı, hijyen, kurallara riayet etmek, bilime uygun hareket etmek. Tüm bunlar olursa vatan refaha çıkar. Organik tarıma, hayvancılığa, doğa turizmine destek verilse Türkiye dünyanın bir numaralı ülkesi olur. Ama tam tersi vatan yağmalanıyor. Herkes birbirini kazıklamakla meşgul. Her kesim vergi kaçırıyor. Rüşvet almış başını gitmiş. Herkes elindeki çöpü yere atıyor. Toprak, nehirler, denizler zehirleniyor. Tarım arazilerine, her boş araziye beton dikiliyor. Ormanlar otel yapmak için yakılıyor. Buna yazarken bile inanmak istemiyorum. Oysa her ağaçta insanın DNA’sı vardır. Ölünce toprağa karışması için börtü böcek yardım eder. Onları yiyen kuşlar vasıtasıyla tohuma yürür. O tohum ağaca, bitkiye dönüşür. O nedenle ağaçlar kutsaldır, hisleri vardır. Değil kesilmek, yakılmak, ülkemizin ulusal ağaç dikme günleri düzenlemesi gerekir. Öbür tarafta baktığımızda mantık yerini dürtüsel davranışlara bırakmış. Ahlak çöküşte. Para, araç değil amaç olmuş. Halk kutuplaşmış. Maalesef bu böyle gitmez. Kaderin istediğinin tersine gitmek bize iyi gelmez.

Astrolojik olarak baktığımda, Plüton Kova’ya tam olarak geçtiğinde, evrensel değerlere çevre,

doğaya, bilime, insani değerlere saygı konusunda bir uyanış yaşanacağını umut ediyorum. Tek dileğim bu. Hepimizin iyiliğine vesile olsun.