Preply, SOS ve yardım işaretlerini araştırdı

Sözlü iletişimin yetersiz olduğu veya risk teşkil ettiği durumlarda insanların imdadına uluslararası acil durum jestleri ve imdat çağrıları yetişiyor. Ancak online İngilizce özel ders platformu Preply’nin son araştırması, bu işaretlere dair farkındalığın yeterince yüksek olmadığını ortaya koyuyor.

Yaz mevsimi tüm hızıyla devam ederken online yabancı dil öğrenme platformu Preply tarafından yabancı şehirlere veya ülkelere ziyaret edenlerin karşılaştığı riskleri en aza indirmeyi amaçlayan bir farkındalık çalışmasına imza atıldı. Preply, sözlü iletişimin yetersiz kaldığı veya riskli ortamlarda, dünya çapında kabul edilen yardım işaretlerinin ve imdat simgelerinin bilinirliğine ışık tuttu. 27 ülkede gerçekleştirilen araştırmada Türkiye’den de katılımcılar yer aldı. Türkiye vatandaşlarının yaz tatili tercihleri ve tatil davranışlarına dair sonuçlarla başlayan araştırma, dünyanın her yerinde geçerli olabilecek imdat çağrılarına dair farkındalık çalışması yapılması önerisiyle son buldu.

Dünyada en çok bilinen yardım işaretleri

 

Online yabancı dil öğrenme imkanını 32 binden fazla öğretmenle tek bir platformda sunan Preply araştırmasına göre Türkiye’deki iki vatandaştan biri, baş parmağın dört parmakla avuç içinde kapatılmasıyla yapılabilen ev içi şiddet yardım çağrısını bildiğini söyledi. Öte yandan araştırmada Avrupa, ABD ve Kanada gibi ülkelerde çeşitli sosyal sorumluluk kampanyalarıyla ortaya çıkmış başka yardım isteme yöntemlerinin bilinirliğine de yer verildi. Barda içki sipariş ediyor gibi görünüp aslında yardım istemeyi sağlayan Angela Shot’ı Türkiye’de bilenlerin oranı %16,30’la sınırlı kalırken, mesajlaşırken “yetkilileri çağırın” anlamı taşıyan STAN kısaltmasını Türkiye’de 10 kişiden üçünün bildiği görüldü.

 

Araştırmayı hazırlayan, online Almanca kursu ve pek çok yabancı dili platformunda kullanıcılarına sunan Preply; Angel Shot, STAN, ev içi şiddet yardım sinyali, avuç içinde siyah nokta gibi çeşitli işaretlerin söze ihtiyaç bırakmadan evrensel bir iletişim dili oluşturduğuna da dikkat çekti. Araştırma, bu ortak dilin yaygınlaşmasında en iyi yollardan birinin de sivil toplum kuruluşları ve şirketlerin birlikte çalışmasıyla mümkün olabileceğini vurguladı. Bu konuda atılacak adımların kamu güvenliğini iyileştirebileceğine ve suç oranları azaltabileceğine işaret etti.

 

Acil durum sinyali ile karşılaşan 2 kişiden biri ne yapması gerektiğini biliyor

 

27 ülkede binlerce katılımcının verdiği cevaplarla hazırlanan online İngilizce özel ders platformu Preply’nin araştırmasında, 2 kişiden birinin herhangi bir acil durum çağrısıyla karşılaştığında ne yapacağını bildiğini gösterdi. Türkiye’deki katılımcıların %48,91’i, bir yardım sinyaliyle karşılaştıklarında ne yapacaklarını bildiğini söylerken bu oran dünyada %48,72 olarak ölçüldü.

 

Atasözleri pratiğe yansıdı: 10 Türk’ten 7’si gideceği yerin güvenliğini kontrol ediyor

 

Preply, dil, kültür ve iletişim odaklı bu son araştırmasında; Türklerin seyahat ederken uyguladığı güvenlik önlemlerine de göz attı. Araştırmaya göre 10 kişiden 7’sinin, seyahat edeceği yerin güvenliğini önceden kontrol ettiği görüldü.

 

Türk vatandaşlarının İngilizce veya başka bir yabancı dili konuşmakta zorlansalar bile yurtdışına çıkmaktan vazgeçmemesi de araştırmanın dikkat çeken sonuçlarından biri oldu. Dil bilmediği durumlarda katılımcıların en yüksek oranla %83,70’inin iletişim ihtiyaçlarını çeviri uygulamalarıyla karşıladığı tespit edildi. En çok tercih edilen çeviri uygulamalarıyla iletişime geçmenin yanı sıra ihtiyaç ve isteğini çizerek anlatmak isteyenlerin oranı ise %40’a yaklaştı. Ayrıca yabancı dil seviyesi başlangıç düzeyinde olan Preply kullanıcılarının büyük bir bölümünün yurt dışı seyahatleri öncesinde İngilizce özel derslerle konuşma pratiği yaptıkları görüldü.