TACCS Başkanı Erhan Çevikel ve Dernek Kurucu Üyesi Uluslararası Hukuk Uzmanı Avukat Francis M. Boyer, Gözlem Gazetesi Yayın Kurulu toplantısına katıldı. TACCS’ın faaliyetleri hakkında bilgi veren Çevikel ve Boyer, dernek faaliyetlerinin ABD’de güneydeki 16 eyaleti kapsadığını kaydetti. Bu bölgelerin ekonomik hacminin 10 trilyon doları geçtiğini kaydeden TACCS yöneticileri, güney eyaletleri hukuklarının yatırımcıyı daha çok koruduğunu ve daha emniyetli olduğunu kaydetti.
Başkan Çevikel, TACCS olarak misyonlarının Türk ve Türk Amerikan şirketlerinin, Amerikan şirketleriyle ortaklık yaparak ya da iş birliği ile bu pazardan daha fazla pay almalarını sağlamak olduğunu dile getirdi. Bunu sağlamak için de TACCS olarak iş dışında değer verdikleri 3 kavram olduğunu da vurgulayan Çevikel, “Bunlardan birincisi etik. Bu amaçla bir etik ve hukuk kurulumuz var. Bu kurul çok seçici davranıyor. Bilmediğimiz veya geçmişleri temiz çıkmayan kişi ve şirketleri derneğe kabul etmiyoruz. Çünkü bu organizasyon temizdir ve tertemiz kalacaktır. Ticaret kalıcı, güvenilir ve sürdürülebilir olmalı. İkinci ilkemiz sanat. Açıldığımızda sanat komitesi ile birlikte açıldık. İşte bir sanattır ve sanatı seven ve sanat yapan insanlar daha güvenilirdir. Üçüncü ilkemiz de eğitim. Bu amaçla da akademik komiteyi kurduk.” şeklinde konuştu.
Bünyesinde 152 şirket var
TACCS’ın otomotiv, havacılık, tekstil, gıda, teknoloji ve makine başta olmak üzere birçok sektörden üye şirketleri olduğunu da belirten Başkan Çevikel, “Toplam ticaret hacmi veremeyeceğim. Fakat 152 üye şirketimiz var ve bunu da yıllık ortalama 5 milyon dolardan hesaplamakta fayda var.” dedi.
Destek projesi tamamlandı
TACCS olarak yeni bir projelerinin tamamlandığını ve kısa sürede faaliyete geçeceği bilgisini de paylaşan Başkan Çevikel, “Geçtiğimiz hafta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile birlikteydik. Türk Amerikan Ticaret Teknoloji ve İnovasyon Merkezimiz şu an oluştu. Türkiye’den ABD’ye açılmak isteyen en küçük şirketlerin bile 400 bin dolardan aşağı bir maliyetle ABD pazarına girmesi hemen hemen imkansız. Bir pazarlamacı alsanız, bir satış elemanı alsanız, bir de ofis elemanı alsanız 300 bin dolar gitti. Bizim bu projemiz tüm bu ihtiyaçları karşılayacak. Şu an için 20 şirket alabiliyoruz ama yeni yapılan binada 50 şirkete kadar destek vereceğiz. Bu binada ofis bölmeleri olacak. Şirketler ofis elemanlarını, pazarlamacıları ve satış elemanlarını ortak kullanacak. Ayrıca bu elemanlar şirketleri fuarlara da hazırlayacak.” İfadelerini kullandı.
ABD Çin’den ayrılmak istiyor
Dernek Kurucu Üyesi Uluslararası Hukuk Uzmanı Avukat Francis M. Boyer de açıklamalarına Çin ile ABD’nin ticari ve siyasi değil, aslında askeri bir rekabet yürüttüğüne de dikkat çekerek başladı. Avukat Boyer, “Bizim Amerika’da korkumuz şu, Çin ordusunu büyütüyor. Filipinleri ele geçirecek ve bütün okyanusu kilitleyecek. O zaman zaten salgın döneminde şunu fark ettik. Askerimiz var ama hammadde Çin’den geliyor. Eğer Çin ticareti keserse hiçbir şey alamayız. O yüzden de bizim mutlaka farklı ülkelere açılmamız lazım. Burada mutlaka Türkiye’de var ve Türkiye’nin de olması lazım. Bu önemli bir konu çünkü strateji değişiyor. Çin’den ekonomik olarak ayrılmamız lazım. Çünkü Çin, buradan hem para kazanıyor, hem lobicilik yapıyor, hem baskı yapıyor, hem de şimdi tehdit edebiliyor. O yüzden bu durum mutlaka Türkiye için yeni bir fırsat.” dedi.
Türk ihracatçısının tecrübesi var
Türkiye’nin uzun yıllardır Orta Doğu’ya, Rusya’ya ve Avrupa’ya ihracat yaptığına da dikkat çeken Avukat Boyer, sözlerini şöyle tamamladı:
“Tamam Amerika biraz farklı ama Türk ihracatçısının da tecrübesi var. Amerika’da her ürün kalitesi için bir pazar var. Türk malları da zaten kaliteli. Amerikan halkı kaliteli mala gerektiği ücreti öder. Ayrıca Amerika’nın Kanada ile serbest ticaret anlaşması var. Bunu da ayrıca 35 milyonluk bir pazar hediyesi gibi düşünün.”