Türkiye 12 ülke ile birlikte (Cezayir, Belarus, Bolivya, Küba, Endonezya, Kazakistan, Malezya, Nijerya, Tayland, Uganda, Özbekistan ve Vietnam)“Ortak Üye” statüsünde BRICS’e kabul edildi. Bundan sonraki süreçte ülkeler ile BRICS topluluğu görüşmelerde bulunacaklar. Bu görüşmelerden olumlu sonuç çıkması ve BRICS liderlerinin onaylaması halinde tam üye olunacak. Hindistan’ın üyeliğimizi veto ettiğine ilişkin haberler çıksa da daha sonra oylama yapılmadığına ilişkin açıklamalar sonucunda bu haber yalanlandı. Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan bu zirveye katıldı ve görüşlerini şöyle ifade etti.“BRICS daha adil bir küresel sisteme eşsiz katkılar sunuyor. Bu aileyle diyaloğunuzu geliştirmeye kararlıyız. Türkiye olarak çok taraflı platformlarda bir araya gelmeye ve ortak sorunların çözülmesine önem veriyoruz. Türkiye G-20 gibi birçok kuruluşun üyesidir.”
Nedir bu BRICS topluluğu? Kısaca özetlemeye çalışacağız. 2006 yılında Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin tarafından kurulan bu birlik BRIC adına bu ülkelerin sırasıyla baş harflerinden aldı. Daha sonra 2010 yılında Güney Afrika’da dahil olunca adı BRICS oldu. Türkiye henüz 12 ülkeyle birlikte tam üye değil ortak üye. Eğer tam üye olursa gruba dahil olan ilk NATO ülkesi olacak. Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de dahil olunca kuruluşun 10 üyesi oldu. Kuruluş askeri bir örgütlenme değil. Ekonomik platform. Küresel nüfusun %45’ini, ekonominin de %28’ini temsil ediyor. BRICS ülkelerinde dünya nüfusunun % 45’i yaklaşık 3,5 milyar insan yaşıyor. Toplam ekonomik büyüklüğü 28,5 trilyon dolardan fazla. Dünya ham petrolünün %44’ünü üretiyorlar.Ancak birliğin homojenitesi yok. AB gibi kurumsal birliğine ilişkin düzenlemeler de mevcut değil. Avrupa Birliği gibi gümrük birlikleri ve tek para birimleri yok. 2014 yılında topluluk borç verme amacıyla bir “Kalkınma Bankası” kurdular. Gelişmekte olan ülkelere yol, köprü, demiryolu ve su projeleri için 32 milyar dolar kredi verildi. Dünya Bankası kredi hacminden oldukça uzaklar. Topluluğun amacı G-7 ülkelerine karşı bir denge olmak. Doların uluslararası ticaretteki hakimiyetini kırmak isteyen bu ülkeler bugüne kadar ortak bir para birimi oluşumunda bile tek bir mesafe alamadılar.
Türkiye Dışişleri Bakanı Sn. Hakan Fidan’ın deyimiyle BRICS’i alternatif değil tamamlayıcı bir yapı olarak düşündüğünü ifade etti. BRICS’e yakınlaşmalarının bir nedeninin de AB’nin olumsuz politikalarının olduğunu belirtti. Fidan’a göre BRICS’in AB’den farklı olarak farklı medeniyet, ırk ve dinleri içinde barındırması önemli.
Batı ülkeleri ve bir NATO üyesi olarak Türkiye’nin BRICS’e üyeliğinin Batı ile uyumlu ilişkilerini zedeleyeceği düşüncesi hâkim. ABD’nin Türkiye Büyükelçisi bu paralelde açıklamalarda bulundu. BRICS üye ülkeleri arasında siyasi farklılıklar çok. Demokrasi ve insan hakları bakımından daha çok otokratik bir görüntü arz ediyorlar. İhracat yapımız içinde AB’nin ve batı ülkelerinin payı %50’den fazla. NATO üyeliğimiz açısından sorunlar çıkabilir. Ancak tam üye olmadan ekonomik ilişkilerimize yeni bir pencere açabiliriz. Özellikle Türki Cumhuriyetler ve Çin’in Afrika ve Ortadoğu açılımında stratejik ilişkiler geliştirebiliriz. Kanaatimizce “ortak üyelik” faslında kalıp batı ülkeleri ve NATO ile ilişkileri zedelemeden ekonomik alanda iş birlikleri yapılabilir. 2023 yılında BRICS ülkelerine Türkiye’nin ihracatı 17,5 milyar dolar. Ortak üye olunduğunda bu hacmin arttırılması imkân dahilinde. Enerji ithalatında çeşitlilik sağlama çabalarına katkı verebilir. Türkiye küresel güç dengesinde yeni bir denge unsuru olma çabasını sürdürürken Batı ile ilişkilerini zedelememeye de gayret etmeli. Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana Türkiye’nin yönü batıdan, muasır medeniyet seviyesinden yana. Demokratik standartlarımız istenilen seviyede olmasa bile bu hedefimizi değiştirmememiz gerektiği kanaatindeyiz. Çoğunluğu otokratik yönetimlerden oluşan temel insan haklarının ve özgürlüklerinin tartışıldığı birliklere tam üye olmak hedefimiz olmamalı. Ör. ABD dolarının ve küresel ödeme ağı SWIFT’in dünya hakimiyetini sona erdirmek için alternatif para birimleri arayışlarının konuşulacağı zirvenin internet sitesinde katılımcılara şu uyarının bulunması ilginç: “Master Card ve VISA kredi kartları kullanılmadığı için nakit para getirilmesi hatırlatılıyor.”