Efsane ruh şahlandı

Göztepe’nin yaşayan efsane futbolcularından kadim dostum Cenap Öztezel aradı, “Gürsel Aksele gidiyorum. İçimde bir his var, Trabzonspor’u yeneceğiz” dedi. Tereddüt ettim, biraz abartılı buldum. Geçen hafta “Eyüpspor’a yenilen takım, şöhretler topluluğu Karadeniz devini nasıl yener?” dedim içimden. Meğer efsanelerin ruhu şahlanmış. Bir Göztepe var sahada, rakip kim olursa olsun yenmek için ant içmiş. Göz-Gözler, muhteşem bir mücadele sergileyerek hem rakiplerini hem de hakemi yendiler. Sayılmayan bal gibi gollerine, aleyhlerine verilen ucuz penaltıya, lehine çalınmayıp es geçilen penaltıya ve haksız çıkan kırmızı karta rağmen, 10 kişiyle Trabzonspor’u sürklase ederek evire çevire yendiler.

İsaac Solet’in bal gibi golünü saymayan hakem Cihan Aydın, Dennis’e gösterdiği bedava kırmızı kartla Göztepe’nin DNA’sıyla oynamak istedi ama başaramadı. Romulo, Doğan Erdoğan, Miroshi ve Kubilay gibi asla aslarından yoksun Göztepe, Eyüpspor yenilgisi sonrası, “Ne Avrupası, bu takım ligden düşmesin yeter” diyen birçok kesime inat, Trabzonspor önünde öyle umut taşıyan mesajlar verdi ki, en önemlisi şuydu: “Göztepe hiçbir zaman Süper Ligin figüranı olmayacak.” Göztepeliler, siz yine hayallerinizden vazgeçmeyin. Bir başarı parantezi de Göztepe’nin Bulgar teknik direktörü Stoilova açalım. Yılların ünlüsü Şenol Güneş’e, bir takım 10 kişiyle nasıl oynar, nasıl galip gelir dersi verdi. Sarı-kırmızılıların geçen sezondan beri 16 maçtır namağlup olması ayrı bir gurur kaynağı. Göztepe taraftarı yine her zamanki gibi harikaydı, takımı sürekli ateşledi, zafere koşturdu. Gürsel Aksel’den mutlu ayrılırlarken, binler İzmir’i turlayıp, şarkı ve sloganlarla zafer şovu yaptı. Hakları değil mi?