Yaşanan ekonomik sıkıntılar, yüksek faizler ve deprem gibi nedenlerle sektörün zor bir sınav verdiğini dile getiren Kalı, konut arzının azalmasıyla birlikte barınma sorununun üst seviyeye çıktığını vurguladı.
Op. Dr. Kenan Kalı, “2024, inşaat sektörü için zor bir yıldı. Depremin inşaat sektörü üzerinde yavaşlatıcı etkisi oldu. Hızlı konut yapılması ihtiyacı, iş gücünün ve kaynakların o bölgelere yoğunlaşmasına neden oldu ve dengeleri bozdu. Bu durum Türkiye’deki inşaat sektörünü olumsuz etkiledi. Nitelikli eleman ve malzeme sıkıntıları yaşandı. Ben de Malatyalı olduğum için gördüğüm üzere Hatayda çok can kaybı oldu fakat asıl Malatya’da çok büyük bina kayıpları yaşandı. Kent ve tam bir şantiye alanına döndü. 2024 yılı sonuna geldiğimiz şu dönemde o bölgedeki acil işler tamamlandığı için iş yükü hafifledi. İnsan kaynağı artık batı şehirlerinde de daha ulaşılabilir hale geldi” dedi.
FAİZ DÜŞME SÜRECİ KADEMELİ OLMALI
2025 yılında piyasaların politika faizlerinin düşme beklentisi içinde olduğunu kaydeden Op. Dr. Kenan Kalı, “Hükümetin bu konudaki kararlı tutumuyla birlikte sıkı para politikası uygulandı. Şu anda faizler yüksek, konuta ulaşım zorlaştı. Hem maliyet arttı, hem de faizler artınca konuta ulaşma zorluğu 4’e katlandı. 2024’ün sonunda faizler konusunda düşme beklentisi de arttı. Burada bizim beklentimiz bu düşüş sürecinin yavaş ve sürdürülebilir şekilde olması lazım. İstikrarlı şekilde yavaş yavaş indirmesi gerekir. 2024 yılı müteahhite yatırımcıya ve vatandaşlara olumsuz olarak yansıdı. Şu anda Türkiye’nin en büyük sorunu barınma sorunu oldu. Konut üretilememesi kiraların yükselmesine neden oldu. İnsanlar gelirlerinin büyük bir kısmını barınmaya harcamaya başladı. 2025 yılının ortasında Temmuz ayında inşaat sektörü yeni bir döneme girecek. Gerçek mevsim yaz olmasına rağmen inşaat bahar ayları yaşayacak. Temmuz ayı gibi buzlar erimeye başlayacak”diye konuştu.
KONUT ALACAKLAR ŞUBATTA HAREKETE GEÇMELİ
Op. Dr. Kenan Kalı şöyle devam etti: “Faizlerin yüksek olması nedeniyle satış yapamayan inşaat firmaları yapım maliyetlerini konutlara yansıtamadı. Konut arzı çok azaldı, üretim düştü. Şimdi faizlerin düşmesiyle birlikte satın alma hareketi yani talep de artacak ve fiyatlar da yükselecektir. Erken kalkan yol alır mantığıyla yatırım yapmak isteyenler 2025’in Şubat – Mart aylarından itibaren hamle yapmaları gerekir. Eğer Temmuz ayına bırakırlarsa yüksek fiyatlarla karşılaşacaklar. 2025 yılında sektör ısınacak. 2026 yılında ise inşaat sektöründe hızlı bir yıl yaşayacağız. Bekleyen talepler nedeniyle satışlarda artışlar görülecek. Bence akıllı yatırımcı yılın ilk yarısında, temkinli yatırımcı yılın ikinci yarısında ev alır. 2026 yılında ev almak isteyenler ise artık belirli rakamlar ulaşan piyasada hangi ev kaldıysa onu alır”
BAHARDA 4 PROJE BİRDEN SATIŞA SUNULACAK
Gözde Grubu olarak 2025 yılı için 4 yeni proje hazırladıkları bilgisini de veren Op. Dr. Kenan Kalı sözlerini şöyle sürdürdü: “Gözde Grubu olarak yatırımlara devam ediyoruz. Gaziemir, Alsancak, Menemen ve Harmandalı projelerimizin lansmanını bahar aylarında yapacağız. İzmir’e bin 500’ün üzerinde yeni konut kazandıracağız. Gaziemir ve Menemendeki projelerimizi 2025 yılında teslim edeceğiz. Alsancak ve Harmandalı projelerimizin de ince işlerine geçeceğiz. Nisan Mayıs gibi yapacağımız lansmanla birlikte 4 proje aynı anda satışa çıkacak. TRT arazisindeki İzmir’in lokasyon olarak en pahalı ve kıymetli noktasındaki projemizin kaba inşaatın yüzde 70’i bitti. Yerin 4 kat altına indik. Bu proje 3 blok ve 8 kattan oluşacak. Toplam 160 rezidans daire yer alacak. Alt tarafta 40 yakın özel marka içeren ticari alanlar da bulunacak. Tabi tadilatlara bağlı olarak bu sayı değişebilir. Alsancak projesinde yaşam 2026 yılının bahar aylarında başlar. Gaziemir Country projemiz de bitti; orada peyzaj çalışmaları yapılıyor. Harmandalı projemiz ise program dahilinde devam ediyor. Bütün inşaatları kendi öz kaynaklarımızla yaptık. Teslim garantili olması için inşaat belli bir aşamayı geçtikten sonra satışlara başlamaya karar verdik. İnsanların aklında hiçbir soru işaretine yer açmamak için bu kararı aldık. Sonuçta doğru bir karar verdiğimizi de gördük”