Turizm sektöründe fırsatçılık var

Öğrencilik yıllarında aile bütçesine katkıda bulunmak üzere yaz aylarında Çeşme Altınyunus Oteli’nde kat görevlisi olarak çalışmaya başlayan Muzaffer Tağıl, patronluğa yükseliş hikayesini Gözlem’e anlattı.

Atlas Oteli İşletmecisi, Gabon Fahri Konsolosu, turizmci Muzaffer Tağıl, Gözlem Gazetesi Yayın Kurulu Toplantısına konuk oldu. Turizm sektöründe Çeşme Altınyunus Oteli’nde kat görevlisi olarak başladığını anlatan Tağıl, 1982 yılında gece resepsiyon görevlisi olarak Karaca Otel’e geçtiğini kaydetti. Aynı otelde 1997 yılında Genel Müdürlüğe terfi eden Muzaffer Tağıl, 2004 yılına kadar bu görevini sündürdüğünü kaydetti. 2004-2005 yıllarında Çeşme Süzer Otel’de Genel Müdürlük görevini yaptı. 2006-2010 yılları arasında da Konak Best Western Otel’de Genel Müdür olarak çalıştı. 2010-2019 yılları arasında Kaya Termal Otel’in Genel Müdürlüğünü üstlenen Tağıl, 2021 yılından beri restore edilerek yeniden turizm sektörüne kazandırılan Atlas Otel’in işletmeciliğini yapıyor. Aynı zamanda Gabon İzmir Fahri Konsolosu olan Tağıl, İzmir ve Türkiye turizmine ilişkin açıklamalarda bulundu.

 

Turizm sektöründe 40 yılı aşkın süredir çalıştığını anlatan Muzaffer Tağıl, “fırsatçılık” yapanların sektöre büyük zarar verdiğini dile getirdi. Bazı otellerin yoğunluğun olduğu dönemlerde belli doluluk oranına ulaştıktan sonda fiyat artırdığını anlatan Tağıl, “Bu fırsatçılıktır. O anda odayı pahalı satarak belki para kazanıyorlar, ama uzun vadeye bakıldığında müşteri kaybediliyor. İzmir’de Mermer Fuarı’nın olduğu dönemde bazı oteller bu fiyat politikasını uyguluyor. Bu da İzmir turizmine zarar veriyor” diye konuştu.  ***

 

Turizm sektörü için 2024’ün zor bir yıl olduğunu belirten Tağıl, 2025 için de olumlu bir tablonun beklenmediğini söyledi. İzmir’de oteller için Aralık ayının çok kötü geçtiğini kaydeden Tağıl, “İzmir’de Aralık ayı çok kötü geçiyor. Kış sezonu başladı. Yabancı turist azaldı. Tüm oteller özellikle bu ay çok zorluk çekiyor. Benim işletmeciliğini yaptığım Atlas Otel’in 50 odası var ve doluluk oranı maalesef yüzde 28’lerde” diye konuştu.

 

“2025 iç açıcı geçmeyecek”

Yeni yıl için umutsuz olduğunu dile getiren Tağıl, “2025 pek iç açıcı gözükmüyor. Çok iyi geçeceğine inanmıyorum.  Çünkü 2025’te çok fazla vergi bindi. Ödediğim verginin haddi hesabı yok. Yüzde 55’e yakın vergi ödüyorum. Turizm vergisi, konaklama vergisi… Bu işin içinden çıkamıyoruz” ifadelerini kullandı.

 

“Fırsatçılık var”

İzmir’in turizm sektörüne dair eleştirilerde bulunan Tağıl, şu ifadeleri kullandı:

“İzmir’in bir kimlik problemi var. İzmir halen daha ne yaptığını bilemiyor. Yüksek fiyat politikası uygulanıyor. Bu sistem çok yanlış. İzmir’de kongreler yapılabilir. Ama yüksek fiyat politikası var. Örneğin Trabzon’da tıp kongreleri yapılıyor. Diyarbakır’da bir otel bir kongre merkezi yapmış. Çok güzel, fiyatlar mantıklı ve makul. Koskoca İzmir’de fuar alanında bir kongre merkezi yok. Fuar alanında mutlaka bir kongre merkezi olması gerekiyor. Orada bir kongre merkezi olduğu zaman bütün oteller nemalanacak. İzmir’de fırsatçılık konusunda kongrelerin yanı sıra bir diğer örnek de fuarlar. Örneğin, mermer fuarında da çok kazıklandı insanlar, mermer fuarı 4 gün yıl 365 gün. Çok yazık oldu. Mermer fuarı neredeyse gitmek üzere İzmir’den; o durumlara geldik.  İzmir’de fırsatçılık var. İzmirliler olarak biz fırsat kolluyoruz. Ben de içlerinden geldiğim için çok iyi biliyorum. Benim de yanlışlarım vardı. Yanlışlarımda ısrarcı olmadım çünkü İzmir’e kazık atamazdım.”

“Yabancı turist gelmiyor”

İzmir’e turistin gelmediğini kaydeden Tağıl, “Turist gelmiyor. Öyle bir kandırılıyoruz ki… Gelen kruvaziyer gemilerinden inen yabancı turist sabah gelip Efes gibi yerleri geziyor ve dönüp gemilerine gidiyor. Kısacası günübirlik geliyorlar. Onları verilerde bu kadar turist girdi diye gösteriyorlar” dedi. Tağıl İzmirli turizm sektörü yetkililerine şöyle bir eleştiride de bulundu: “İzmir’de sezon başlarken herkes ‘Patlatacağız’ diyor, sezon sonunda ise tık yok.”

 

“Alaçatı bitti, yazık ettik”

İzmir’de turizmin bölge değiştirdiğini ifade eden Tağıl, “Eskiden turizmin başkenti Çeşme’ydi. Alaçatı bitti, yazık ettik. İzmir’in şehir içi de çok kötü durumda. Gaziemir ve Karşıyaka şu an çok iyi gidiyor. Karşıyaka’daki oteller dolu. O bölgede yer alan sosyal konutların ve havalimanına yakınlığın etkisi var. Bugün Aliağa’da da otel sayısı daha fazla” sözlerine yer verdi.

 

5 yıldızlı otel eleştirisi

Kentte, 5 yıldızlı otel sayısının azlığını eleştiren Tağıl, “Afyon dediğimiz yerde, bir sürü 5 yıldızlı oteli var. İzmir’de kaç tane 5 yıldızlı otel var? 3 tane. İzmir’de her şeyi bildiğimiz için hiçbir şeyi bilmiyoruz” diye konuştu. Türkiye’de otellerde, çalışan sayısının ihtiyaçtan fazla olduğunu kaydeden Tağıl, şöyle konuştu: “Yurtdışında çalışan sayısı çok daha az. Ve işler gayet başarılı halledilebiliyor. Biz çok tembelliğine girdik bu işlerin. Ve verimlilik yok” dedi.

 

“Sağlık turizminde düşüş var”

Sağlık turizminde İzmir’de çok iyi bir ivme yakalandığını ancak fiyatların artması ile birlikte düşüş yaşandığını söyleyen Tağıl, “İzmir’de Ekol Hastanesi sağlık turizmi alanında çok başarılı. Türkiye pahalı bir ülke olduğu için azalma yaşandı. Turistler, Türkiye’ye gelip uygun şartlarda ameliyatını olup Türkiye’yi gezip gidiyordu. Şu anda ‘Niye geleyim?’ diyor. ‘Ben İngiltere’de İzlanda’da bu işi yapabiliyorum. Orada kalırım’ diyor. Sağlık turizmi azalmaya başladı. Sağlık turizmi çok önemli bir sektör. Nereden bakarsanız 1 hafta kalıyorlar. Kaldıkları zaman otel fiyatlarını uygun tutuyoruz. İzlanda, İngiltere ve Almanya’dan çok gelen vardı”