Yazıp çizenin, ahkam kesenin, sosyal bilimcinin, politikacının ayağı yere basmaz ise (daha doğrusu basamayacağı için) çıkaracağı fikir de Nirvana veya cennet yanılgısı olabilir ancak.
Nirvana yanılgısı bir aldatmacadır. Bir saptırma. Şu anki “liderlerimiz” bu yazıyı anlayamazlar sanıyorum. Fıtratları elvermez. Anlasalar da işlerine gelmez. Onların tuttukları yön cambaza bak, rab bana hep bana yolu sanki ama ilerde anlayıp uygulayanlar çıkacaktır umalım.
“Fikir insanı” olanlar gerçeklere dayanan fikir yerine Nirvana Yanılgısı saçarlar–kısmen inandıkları için, kısmen de kulağa daha hoş geldiği için. Bu fikirler genelde işe yaramaz çünkü biz Nirvana’da yani cennette yaşamıyoruz. Ölümlü, hastalıklı, kazalı belalı bir dünyada yaşıyoruz. Taş üstüne koymak zor, yıkmak kolay olan bir dünyada. İnat, fesat, hilenin bol olduğu bir dünyada. Memur: bu kadar yılımı harcadım bu benim hakkım diye kendine yontar. Politikacı aynen öyle. Ben hizmet için varım ve hizmet edebildiğim için mutluyum diyen az. Çoğu hakkettiğini alamadığı hissi ile yaşar. Fikirler gerçek dünya için olunca heyecanlı olmayabilir. Bu ne aptalca bir şey! Bu kadar basit şeyi yazmak için sığ olmak gerek, diye de damga yemen an meselesi. Burada cennet zor iş, bolca çalışmak gerek.
Nirvana yanılgısı olayını yaşamı ile en güzel özetleyen de Joe Hill olmuş 1911 yılında yazdığı (Vaaz Veren Hoca) Vaiz ve Köle şarkısında Gökyüzünde Bir Pasta deyimini yerleştirmiş zihnimize. Birçok şarkıcı bu Pie in the sky when you die dizesini söylemiş, bir sürü beste var.
Kabaca basitleştirip bize uyarlamaya çalışayım:
Gökyüzünde pasta
Saman üzerinde yat
Çalış ve dua et
Akıl veren hoca çok
Bu doğru, bu da yanlış
**
Vaaz veren bolca var.
Yemek mi istedi canın?
Ölünce cennette bol
Gökyüzünde pasta
**
Etme beni hasta
Akıl için ver para
Sana gökyüzünde pasta
Ölünce göreceksin söz!
**
Buğday ek, un yap, pancar ek, şeker yap
Ölünce pasta hayali boş
Yaşarken kendin yapsana!
Gökyüzünde pasta
**
Garip Joe Hill demiş
Kurşuna dizilirken
Gökyüzünde pasta yok!
Yas tutma saf tut kardeşim