İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) tarafından 2003 yılından bu yana düzenlenen ‘TARİHE SAYGI Yerel Koruma Ödülleri’nin 20.’si Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeki (AASSM) törenle sahiplerini buldu. Bu yılki törenin dikkat çekici yanı geçmiş 20 yıl içinde ödül alıp “korumada süreklilik gösteren” kişilerin de değerlendirmeye alınmasıydı. Jüri Başkanı Dr. Gülsün Tanyeli, yapıların ödül aldıktan sonra ancak yüzde 20 oranında süreklilik kaydettiklerini belirtti. Yüzde 20 düşük bir oran ama sürekliliği göstermesi bakımından önemli. Ödül alanlar tarihi yapılarda yaşamaya ya da işlerini görmeyi sürdürüyordu.
Diğer önemli bir nokta, İzBB’nin 2003 yılından bu yana yerel tarihi mirası koruyanları ödüllendirmeyi sürdürmesiydi. Son yıllarda kamuoyunda en çok kullanılan kavramlardan birisi “sürdürebilirlik” oldu. Amaç geçmişle kopmadan geleceği yaşamak. Oysa “hafıza kaybı” yalnızca kişilerde değil kurumlarda da en çok rastlanan bir hastalık haline geldi. Cumhuriyet’in kazanımlarını inkâr edenlerin, her şeyin kendilerinden başladığını sananların yanılgısı da burada yatmıyor mu?
Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (İCOMOS)’un 2011 yılındaki 17. Genel Kurulunda kabul edilen ‘Valetta İlkeleri’nin 2. maddesinde ne güzel dile getirilmiş: “Bir tarihi kentin korunması, geleneksel sanatların sürdürülmesine ve yerel halkın yerinde kalmasına yönelik çabalar gerektirir.” Bu çabaları sarf ederek ‘korumada süreklilik’ ödülü alan hemşerilerimizi bir kere daha kutlarım. Kimlerdi bunlar?
Yeni Foça’da tarihi evlerinde yaşamayı sürdüren Gülsen Ertürk, Mahmut Karnas, Nazmiye Arabacı, Ali Rıza Cakubey; Urla’da Köprübaşı fırınında hala ekmek ve peksimet çıkaran Ahmet Can Taşkan, Malgaca Pazarındaki küçücük dükkanlarında saat onaran Mehmet Erol ve kardeşi Hakan Erol, Arasta’daki dükkanında terziliği sürdüren Yılmaz Eren, rahmetli eşi Çetin Özgül’ün önayak olmasıyla onarılan evlerinde yaşayan Sevil Özgül; Birgi’den Arife Döner ve Ayşe Adalet Süzer Can, Menemen’de Kubbeli Bakkal diye bilinen dükkanını hala açık tutan Ali Haydar Ayla, ileri yaşına karşın Konak-Varyant’taki evinde oturmakta ısrar eden Prof. Güven Çağatay ve eşi Füsun Çağatay, gerçek bir sürdürebilirlik örneği veriyorlar.
İzBB’nin ‘Kent Tarihi ve Tanıtımı Daire Başkanlığı’na bağlı ‘Tarihsel Çevre ve Kültür Varlıkları Şube Müdürlüğü’ tarafından yürütülen bu yılki seçmelere “Tarihine Sahip Çıkan Okul Projelerinin Onurlandırılması” konusunun da eklenmesi çok iyi olmuş. Böylece tarihe sahip çıkmanın temeli olan gençlerin eğitimi de teşvik ediliyor. Özel İzmir Sev İlkokulu, İstek İzmir Okulları, UKEB Okulları, Özel İzmir Amerikan Koleji, Özel Piri Reis Okulları, TED İzmir Koleji Ortaokulu, Özel Kent Koleji, Özel Mavişehir Sınav Anadolu Lisesi, Özel Karşıyaka Sınav Anadolu Lisesi, Bahçeşehir Koleji İzmir Kuzey Kampüsü Fen Ve Anadolu Lisesi, Bilsev Koleji, İzmir Bahçeşehir Koleji Güzelbahçe Kampüsü, İzmir Radikal Okulları Konak Kampüsü, İzmir Özel Saint Joseph Fransız Lisesi, İzmir Özel Türk Koleji Bornova Kampüsü, Bayraklı Uğur Okulları, İzmir Özel Türk Koleji Konak Bahattin Tatış Kampüsü öğrencileri, öğretmenlerinin rehberliğiyle Bergama, Urla, Teos, Seferihisar, Kemeraltı, Bornova gibi İzmir’in dört bir yanını incelemişler. “Tarihe Saygı” ödüllerinin gelecek yıllarda okulların ve öğrencilerin İzmir’in tarihi hazinelerini inceleme girişimlerini çoğaltacağından eminim.
Ödül töreninin güzel bir sürprizi de 100 yıllık ‘Tire Bandosu’nun sunduğu parçalar oldu. Açılıştaki İstiklal marşını onlar çaldı. Bandonun tarihçesini yansıtan belgesel film de ilgi ile izlendi. Bandonun 100 yıllık ‘sürekliliğini’ sağlayanlara şükran borçluyuz.
Törenin açılış konuşmasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın İzmir’in “tarihi ve kültürel mirasına” sahip çıkacaklarını, tarihi yapıları kent yaşamına kazandırmaya çalışacaklarını belirtmesi de sevindirici. Başkan, Smyrna Antik tiyatrosunun kazı çalışmalarını hızlandırdıklarını anımsatarak, Bıçakçı Han, Yıldız Sineması, Emniyet oteli gibi tarihi yapıları restore edip kültür ve sanat merkezlerine dönüştüreceklerini ifade etti.
İzmir’in UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne sokulması için “önemli adımlar attıklarını” da vurgulayan Başkan Cemil Tugay şunları söyledi:
“Kemeraltı bölgesini, İzmir Planlama Ajansı bünyesinde kurduğumuz Kemeraltı Araştırma Grubu ile destekleyerek kalıcı liste için hazırlıyoruz. Basmane çevresinde sokak sağlıklaştırma çalışmalarının yanı sıra kentimizin tarihi merkezinde envanterini oluşturduğumuz atıl durumdaki pek çok açık alanı da mahallelerin ihtiyaçları doğrultusunda yeniden düzenliyoruz. KUDEB Müdürlüğümüz, basit onarım ve koruma uygulamaları ile uygun finansmana erişim için vatandaşlarımıza yol gösterecek kapsamlı bir kitapçık hazırladı.
… Bu ödülün 20’ncisini düzenlemek, kent için büyük bir onur. Bizim daha fazla inanca, daha fazla birbirimize güvenmeye, daha fazla iş yapma konusunda isteğe, o inancı tekrar kazanmaya ihtiyacımız var. İzmir’i kültürel, tarihi mirası koruma, geliştirme, yenileme, restore etme, tekrar kullanıma açma konusunda Türkiye’nin en başarılı şehri yapmak istiyoruz. Bunun için el vermek isteyen herkes bizim için değerlidir.”