“Kompleks teknolojilerde rekabetin gerisindeyiz”

Avrupa Birliği Proje Asistan Koordinatörü Dr. Alper Köse, Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin son yıllarda önemli bir gelişim gösterdiğini vurgulayarak, özellikle bazı sektörlerde küresel çapta başarılı girişimler çıkarmaya başladığını belirtti.

Ülkede, dijitalleşmenin son yıllarda büyük bir ivme kazandığını ancak bazı alanlarda hâlâ gelişime açık noktalar olduğunu ifade eden Köse, çok kompleks teknolojilerde (büyük dil modelleri, ileri yapay zekâ, kuantum bilişim, çip üretimi gibi alanlarda) Türkiye’nin şu an küresel rekabetin gerisinde kaldığını ifade etti.

 

Dr. Alper Köse, Gözlem Yayın Kurulu Toplantısı’nın konuğu oldu. Köse, Türkiye’nin dijitalleşme konusundaki yolculuğundan söz etti, Türkiye’nin oyun sektörü ve fintek olarak adlandırılan finansal teknoloji sektöründe öne çıktığını kaydetti. Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin hızla geliştiğini vurgulayan Köse, yeni start-uplardan bahsederek, girişimcilerin İzmir’e çekilmesi gerektiğini söyledi.

 

“Mobil oyun sektöründe öne çıkıyoruz”

Türkiye, mobil oyun geliştirme konusunda dünyada öne çıkan ülkelerden biri haline geldiğini kaydeden Köse, bunun en büyük sebebinin, Türkiye’den çıkan başarılı oyun stüdyoları ve bu stüdyoların küresel çapta yatırım alabilmesi olduğunu dile getirdi. Köse, 2020 yılında ABD merkezli Zynga tarafından 1.8 milyar dolara satın alınan Peak Games; Royal Match gibi oyunlarla küresel çapta büyük başarı yakalayan ve milyar dolarlık şirket haline gelen Dream Games’in ve Masomo, Gram Games, Bigger Games gibi şirketlerin de globalde büyümeye devam ettiğini vurguladı.

 

“Fintek’te ivme kazandık”

Türkiye’de finansal teknoloji (fintek) sektörünün son yıllarda büyük bir ivme kazandığını dile getiren Köse, özellikle dijital bankacılık, ödeme sistemleri, blockchain tabanlı finans çözümleri ve alternatif finans modelleri açısından Avrupa’daki birçok ülkeden ileride olduğunu vurguladı. Dijital ödeme ve cüzdan sistemleri alanında önemli gelişmeler kaydedildiğini söyleyen Köse, Türkiye’nin en popüler fintek girişimlerinden biri olan; kullanıcılarına banka hesabına gerek duymadan hızlı para transferi, sanal kartlar ve uluslararası ödeme imkânı sunan Papara’yı örnek gösterdi. Türkiye’de yatırım ve borsa işlemleri alanında faaliyet gösteren yenilikçi bir fintek girişimi olan Midas’ın Avrupa’nın en hızlı büyüyen şirketlerinden biri olduğuna dikkat çekti.

 

“Girişimcilik ekosistemi hızla gelişiyor”

Start-up’ların sayısının giderek arttığını ve hızla büyüdüklerini belirten Köse, “Türkiye’de girişimcilik ekosistemi hızla gelişiyor. Yatırımlar büyüyor. Hatta Polonyalı bir girişimcinin paylaşımına göre Türkiye Avrupa’da bu gelişmelerde ilk 3’te yer alıyor. Girişimcilerin yatırım alması çok büyük önem taşıyor. En büyük desteklerden biri insan sermayesi ile birlikte yatırım alabilmek. Türkiye bu anlamda iyi bir durumda. Ülkede start-up ekosistemi çok iyi gelişiyor. Start-up’lar en son teknoloji üzerinde çalışan kurumlar. O yüzden güncelliği iyi bir şekilde takip edebiliyoruz. Ve dijitalleşme konusunda Türkiye gayet başarılı ülkelerden biri. Dünyada ilk 5’te değil ama kötü bir seyir yok. Dijitalleşme konusunda daha umut veren bir seyir var” dedi.

 

“Kompleks teknolojilerde geriyiz”

Türkiye’de dijitalleşmenin son yıllarda büyük bir ivme kazandığını ancak bazı alanlarda hâlâ gelişime açık noktalar olduğunu ifade eden Köse, çok kompleks teknolojilerde (büyük dil modelleri, ileri yapay zekâ, kuantum bilişim, çip üretimi gibi alanlarda) Türkiye’nin şu an küresel rekabetin gerisinde kaldığını ifade etti. Köse, “Ama onların dışında özellikle oyun sektörü ve fintech’te gayet iyi gidiyoruz. Tek eksiğimiz çok kompeksite gerektiren çok daha derin çalışmalar gerektiren sektörler. Bu alanlarda sıkıntılar var” dedi.

 

“İnsan kaynağı İzmir için istekli olmalı”

İzmir’in, İstanbul ve Ankara’dan sonra girişimcilerin, girişimlerin yer aldığı önemli bir nokta olduğunu ve girişimcilerin İzmir’e çekilmeye çalışıldığını kaydeden Köse, “Özellikle Urla. Girişimciler İzmir’e çekilmeye çalışılıyor. Urla’ya İstanbul’dan taşınan şirketler oldu. Urla yeni bir Silikon Vadisi yapılmak isteniyor. İstanbul, New York; İzmir ve Urla, Kaliforniya tarzı bir sistem eklendi. Birçok teknopark binası var, Dokuz Eylül Üniversitesi, Ege Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde (İYTE). Ve sürekli yenileri ekleniyor. Bilişim Vadisi yapıldı. Şimdi İYTE’nin karşısında yeni bir teknopark inşa ediliyor. Bina açısından hiç sorun yok her şey yolunda gidiyor ama insan kaynağının biraz daha İzmir’e gelmeye istekli olması lazım. Halen İzmir’de ilerleme aşamasında. Yeterli düzeye gelemedi” şeklinde konuştu.