İmamoğlu: Yenilgiyi tadacak evine gideceksin

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve CHP İl Başkanı Şenol Aslonoğlu eşliğinde Hasan Tahsin Feribotu ile Bostanlı’ya gelen CHP’nin Cumhurbaşkanı aday adayı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ilk olarak beraberindeki belediye başkanları ve partililerle birlikte Zübeyde Hanım'ın Anıt Mezarı’nı ziyaret etti. Buradan Mustafa Kemal Atatürk Kapalı Spor Salonu’na geçen İmamoğlu’na CHP Genel Başkan Yardımcıları Deniz Yücel, Murat Bakan ve Gökçe Gökçen de eşlik etti. CHP’lilerin saatler öncesinden doldurduğu salonda CHP yerine Türk Bayrakları yer alırken salondaki pankartlarda yazılı “Cumhurbaşkanı Adayımızı gel seç tarihe geç”, “Kurtuluş yok tek başına, haydi hep birlikte görev başına”, “CHP başaracak Türkiye kazanacak” ifadeleri dikkat çekti. “İzin vermeyeceğiz” Programın açılış konuşmasını yapan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, konuşmasında CHP’nin gerçekleştireceği ön seçime ve ekonomik sıkıntılara değindi. İktidarın seçimden çekindiğini ve bu sebeple baskılarını artırdığını ileri süren Aslanoğlu, “"Cumhuriyet Halk Partisi’ni hedef almalarının nedeni de bu. Ancak biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Küçük meselelerden ayrışmak yerine büyük mücadeleye hazırlanmalıyız” şeklinde konuştu. CHP’nin yerel seçimlerdeki zaferini iktidarın sindiremediğini de dile getiren Aslanoğlu, CHP’li belediye başkanlarına bu sebeple baskı yapıldığını öne sürdü. İstanbul’da üç belediye başkanının tutuklu olduğunu ve Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmaları da hatırlatan Aslanoğlu, “Ona kötülük yapmaya çalışıyorlar ama biz buna izin vermeyeceğiz” dedi. “Halkın sesini duymuyorlar” Konuşmasında ekonomik sıkıntılara da değinen Aslanoğlu, Ödemiş’te karşılaştığı bir emeklinin kendisine “Sadece eşime çay aldım, kendime alamadım” dediğini aktararak, “Yaşadıkları saraydan başka bir yeri görmüyorlar. Halkın sesini duymuyorlar” şeklinde konuştu. Partililere de seslenen Aslanoğlu, konuşmasını “Ayağa kalk İzmir, ayağa kalk Türkiye! CHP başaracak, Türkiye kazanacak!” ifadeleriyle bitirdi. İmamoğlu’na desteğini ifade etti İl Başkanı Aslanoğlu’ndan sonra kürsüye çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ülkenin büyük bir adaletsizlikle mücadele ettiğinin altını çizdi. İnsanların artık iki kelime eleştiri yapamadığını ifade eden Tugay, “İş insanları şikâyet ettiklerinde gözaltına alınıyor, siyasetçiler ve gazeteciler tutuklanıyor. Ülkenin, toplumun her kesimini kucaklayacak, kutuplaşmayı sonlandıracak bir lidere ihtiyacı var. Yoksulluğu bitirecek, gençlere umut olacak bir lider lazım. Ve o lider bugün burada.” sözleriyle İmamoğlu’na destek verdi. “Hep birlikte başaracağız” Konuşmasına düşmana ilk kurşunun atıldığı İzmir'den yola çıktığını vurgulayarak başlayan İmamoğlu, değişimin ancak harekete geçerek mümkün olacağını söyledi. Başarmak için her şeyden önce yola çıkmanın gerekliliğine dikkat çeken İmamoğlu, “Yola koyulmak gerekir. Yerimizde sayarak, şikâyet ederek hiçbir şeyi değiştiremeyiz. Ayağa kalkacağız, hedefe yürüyeceğiz ve dalga dalga büyüyerek hep birlikte başaracağız.” dedi. “Bu millet esareti kabul etmez” Konuşmasında iktidara yüklenen İmamoğlu, “Bu ülkeyi, milletimizi ayrıştırarak iktidarda kalmaya uğraşan bir avuç insandan kurtaracağız. Onlar bizi eşitsiz, adaletsiz bir düzene mahkûm etmek istiyorlar. Bu millet esareti asla kabul etmez. Bu millet eşitsizliği, adaletsizliği asla kabul etmez.” sözleriyle eleştirdi. CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için 23 Mart’ta gerçekleştireceği ön seçiminin, demokrasiye olan bağlılığının bir göstergesi olduğuna da değinen İmamoğlu, “Cumhurbaşkanı adayı üyelerin oylarıyla belirlenecek. Bunun adı demokrasi devrimidir” ifadelerini kullandı. Başarıya ancak en geniş uzlaşmayla ve dayanışmayla ulaşabileceklerini de dile getiren İmamoğlu, “Benim bütün gücüm sizden geliyor. Bana güç vermeye hazır mısınız? Benim bütün cesaretim sizden geliyor. Cesaret vermeye hazır mısınız?” sözleriyle partililerden destek istedi. “Birliğimizi kazanmanın mutluluğunu yaşayacağız” Konuşmasına “Kurtuluş yok tek başına hadi hep beraber görev başına!” sloganıyla devam eden İmamoğlu, “Hep birlikte başaracağız. Ben gelecek güzel günlere inanıyorum. Yaradan bana çok güzel şeyler verdi, inandığımız zaman oluyor. Bu yolculuk en güçlü inançla yürüyeceğim yolculuk. Çıktığım yolun sonundaki o güneşli, umutlu sabahı şimdiden hissediyorum. Bu cennet vatanımın üstündeki karabulutları dağıtacağız. O gün seçim kazanmanın değil milletçe birliğimizi, geleceğimizi kazanmanın mutluluğunu yaşayacağız. O gün bir avuç insanın dışında herkes ‘Çok şükür bu devir bitti’ diyecek.” şeklinde konuştu. “Tek adamlığın gölgesi dahi düşmeyecek” Kazandıklarında milletin hakkını millete vereceklerine de vurgu yapan İmamoğlu, “Bu ülke bizim, bir kişinin değil. Herkes vatandaş karşısında haddini hududunu bilecek, milletin evlatları bu devleti yönetecek. Partizanlığı söküp atmaya hazır mıyız? Ben partizanlığı zihninden atan bir kardeşinizim. Ben devlet artık ortak akıl ile hareket etsin istiyorum. Canım ülkemiz adaletin, eşitliğin, kardeşliğin gücüyle büyüsün ve zenginleşsin istiyorum. Ona oy vermiyor diye düşman edinir mi? Ya da belediye engellenir mi? Ben bunu 11 senedir yaşıyorum. İzmir’i rahat bırak zaten pırıl pırıl parlar. Güzel İzmir 20 küsur senedir ülkeyi yöneten akıl tarafından ayrımcılığa uğruyor. İzmir cezalandırılıyor. İzmir’in ışığını söndürmek istiyorlar, böyle bir akıl olabilir mi? Bizler aldığımız devlet terbiyesiyle Diyarbakır’a da İzmir’e de Adana’ya da Trabzon’a da aynı gözle, vicdan ve sevgiyle bakan iktidar olacağız. Bir anne ve baba evladını ayırabilir mi? Kentlerimizin sahip olduğu potansiyelin farkındayız, bizim göremediğimizi de millet gösterecek. Yolumuzu milletimizle belirleyeceğiz. İcraatçı karakterimizle ülkemizin ekonomisine güç ve ivme kazandıracağız. Halkçı karakterimizle milletimize çağ atlatacağız. ‘Her şeyi ben bilirim, ben ne dersem o olur’ asla demeyeceğiz. Bu akıl dışı anlayışı memleketin içinden söküp atacağız. Tek adamlığı ve partizanlığın gölgesi bile devlete düşmeyecek.” ifadelerini kullandı. “Bize yenilgiyi öğretemeyeceksin!” Konuşmasının sonunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ayıran İmamoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Dün öğrendim ki aralarında kimi yol arkadaşım, kimi tanıdığım, kimi hiç tanımadığım insanların mal varlıklarına, banka hesaplarına el koymuşlar. Dedim ya, aralarında tanımadıklarım da var. Herhâlde selam verdim diye ya da bana geçerken dokundu diye onları da yaktılar. Her geçen gün, her saat, günde 20 saat çalışıyorum. Her geçen gün bana ve arkadaşlarıma yeni bir saldırı uyduruyorlar. Son günlerde sizlerin karşısına çıkarak defalarca söylediğim bir şey var: Bu haktan ve hukuktan nasibini almamışların, bu iş bilmezlerin, bu makam ve mevkiye esir olmuşların hiçbir saldırısından korkmadım, korkmuyorum, korkmayacağım. Sevgili dostlarım, benim yürüdüğüm bu yolda ben önce yüce Allah'a, sonra milletime güveniyorum. Kumpaslarla, kirli tezgâhlarla, entrikalarla, fitneyle, fesatla kurdukları oyunu sizlere söz veriyorum başlarına yıkacağız, başlarına! Sanıyorlar ki bu insanların, malına, mülküne, parasına çökerlerse korkarız, kaçarız. Sanıyorlar ki onların zulmünden yılarız, milletimizi yarı yolda bırakırız. Sanıyorlar ki ben yalnız kalacağım. Yahu, siz 10-15 kişinin malına, mülküne el koyarak beni yalnız bırakacağınızı mı düşünüyorsunuz? Millet benimle, millet! Bunlar körleşmiş. Varsa yoksa koltuk. O koltuk senin mi? O koltuk milletin. O koltuk Türkiye Cumhuriyeti'nin. O koltuk bir saltanatın değil ha. O koltuk, o koltuk bir ailenin değil, milletin evlatlarının, sizin, sizin! Hanımefendiler, beyefendiler, hepinizin! Ey ilgili şahıs, o biliyor kendini, seni gidi seni. Türkiye'ye 5 senede bin 200 soruşturma, teftiş duydunuz mu? bin 200 yahu, 2 bin 200 yapsan ne olur? Dönelim geriye. 11 senede bulup buluşturduğunuz biri ahmak, biri bilmem ne davası, demek de istemiyorum isimlerini. Açık bir şey söyleyeyim mi? 2014'ten beri benim suçum var. Tek bir suçum var: Sandıkta yenilmeyen Ekrem İmamoğlu olmak. Bize buldukları, esas suç bu. Bak, bu cümleleri aklına kazı. Ben buradan söylüyorum Ekrem İmamoğlu olarak, size de söz veriyorum, namus sözü veriyorum, bize yenilgiyi öğretemeyeceksin! Bize yenilgiyi öğretemeyeceksin. Dört kere yaşattığım gibi beşinci ve son yenilgiyi tadacak, evine gideceksin. Evine gideceksin. Çok korkuyorlar bir sandık daha gelir diye. Çok korkuyorlar o sandıkta karşısında olur muyum diye. Ödleri patlıyor.”