Ekonomik Göstergeler
Dolar
29.84 ₺
Euro
32.45 ₺
GBP
1.124 ₺
JPY
7.842
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Köşe Yazıları
Podcast

O artık bir lider

Okuma Süresi: 3 Dakika
Toplam Okunma: hesaplanıyor...
O artık bir lider
O artık bir lider
Paylaş:
CHP'de kapsamlı bir vitrin değişikliği süreci nihayete erdi. Gelişmeleri olağanüstü hızlı yaşadık.
Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında politik kariyerinin ciddi yara aldığının yeterince farkında değildi. Oluşturduğu geniş paydalı ittifak seçimleri kazanmaya yetmemiş olsa da, CHP'nin donuk oy oranını kırabileceği bir altyapı oluşturmuştu. Partiye tamamen hâkim olduğu kanaatiyle yerel seçimler öncesinde, erteleme imkânı olduğu halde, bir Kurultay kararı aldı. Oysa parti içinde de kendisine yönelik kredi bir ölçüde azalmıştı. Aday gösterilmediği için zaten buruk olan Ekrem İmamoğlu bu fırsatı kaçırmadı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin de imkanları ile beklenmedik bir şekilde Kemal Kılıçdaroğlu devrildi.
Ekrem Bey Belediye Başkanlığı’nın uhdesinde tutulmasının daha elzem olacağı hesabıyla Genel Başkanlığı iş birliği içinde olduğu Özgür Özel’e bıraktı. Sonra yerel seçimler süreci yaşandı. Yeni ekip, iktidara yönelik bıkkınlığın yanı sıra, Kemal Bey'in politik mirasını ustaca kullandı ve kendilerinin dahi ummadıkları bir başarı elde edildi.
Tayyip Erdoğan, Ekrem İmamoğlu'na bir kere daha yenilmişti. Artık CHP yükseliş trendine girmiş iktidar hayalleri ete kemiğe bürümeye başlamıştı. Bu arada Özgür Özel, parti tüzüğünün getirdiği imkânın yanı sıra, enerjik yapısıyla partide ağırlığını arttırıyordu. Ancak hala ikinci adamdı. Bu sebeple kendisinin genel başkan olarak kalacağını, cumhurbaşkanlığı adaylarının Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş olduğunu ifade ediyordu. Esasında iki aday söylemi Mansur Yavaş itibariyle kimseye inandırıcı gelmiyordu.
Partinin en başından gerçek adayı Ekrem İmamoğlu idi. Bu esnada iktidar Ekrem Beyi oyun dışı bırakma çalışmaları başladı. Yolsuzluktan teröre, çok sayıda açılan davalar, ilave olarak diplomanın geçersiz kılınması ile adeta Ekrem Bey kuşatıldı. Bununla da iktifa edilmeyerek tutuklandı.  Bu gelişmeler toplum nezdinde tepki uyandırıyordu. Bu noktada Özgür Özel ipleri eline aldı. Halkta oluşan hoşnutsuzluğa tercüman olarak geniş kitleleri harekete geçirdi.
Zaten iyi bir hatipti. Ekrem İmamoğlu'nu var gücüyle sahiplenen söylemler ile vefalı ve fedakâr bir kişilik profili gösteriyor ve ilk defa bir “lider” gibi kendi kitlesi tarafından takdir ediliyordu. Şartlar olgunlaşmaya başlamıştı. Harika bir zamanlama ile “erken kurultay” silahını çekme kararı aldı. “Kemal Kılıçdaroğlu artık gelişen olayların gerisinde kalmıştı. Ekrem İmamoğlu için uzun bir mahpusluk dönemi başlamış görünüyordu. Mansur Yavaş, zaten kökten partili değildi. Üstelik milliyetçi refleksleri Kürtleri rahatsız ediyordu.” Tüm bu hususlar ustaca harmanlandı. Adeta bir “mıntıka temizliği” yapılıyordu.
Şimdi, artık yeni bir dönem başlamıştır. Günün sonunda bir toz bulutu kalkmış, yoğun bir karmaşa oluşmuş ve tozlar yere düşüp, görüşler berraklaşınca partinin defalarca tozunu yutmuş bir Özgür Özel, yaşadığımız erken Kurultay neticesi partinin patronu haline gelmiştir. Bu arada, Cumhurbaşkanlığı için iki adayımız var söylemi giderek sönükleştirilecektir.
Normalde, Özgür Özel “parti adayımız, Ekrem İmamoğlu idi, bu mümkün olmaz ise daha önce ifade ettiğim üzere adayımız Mansur Yavaş’tır.” demesi beklenir. Bir anlamda bu tutum, kimse beklemese de Özel’in samimiyet testidir. Bu gelişmelerden en mutlu kişinin Tayyip Erdoğan olduğu söylenebilir. Daha cumhurbaşkanlığı seçimlerine 3 yıl var. Köprünün altından çok sular akar. Ancak şu ana dair mevcut kesitten üretilen perspektifte CHP'nin cumhurbaşkanı adayı banko Özgür Özel’dir.