Ekonomik Göstergeler
Dolar
29.84 ₺
Euro
32.45 ₺
GBP
1.124 ₺
JPY
7.842
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Köşe Yazıları
Podcast

Sigortanın bugünü ve geleceğini anlattı

Okuma Süresi: 10
Sigortanın bugünü ve geleceğini anlattı
Paylaş:
Halı, mobilya, ev tekstili, zemin kaplamaları ve dış ticaret gibi çeşitli sektörlerde yurt içinde ve yurt dışında uzun yıllardır iş ve ticaret dünyasının köklü ve önemli oyuncularından olan Erdemoğlu ailesinin ferdi olan Mahmut Erdemoğlu, yıllar içerisinde kazandığı iş tecrübesini ve benimsemiş olduğu ilkeli ve prensipli çalışma biçimini kendi vizyonuyla birleştirerek 2015 yılında Maher Yatırım Holding’i kurdu. MAHER Yatırım Holding 2017 yılında Quick Sigorta ile sektöre adım attı. Holding 2018 yılında bünyesine kattığı ve endüstriyel alanlarda güvence sunan Corpus Sigorta ile sektörün önemli oyuncularından biri haline geldi. Maher Holding’in Sigorta Gurubu Başkanlığına bir süre önce Ahmet Yaşar getirildi. Aynı zamanda Türkiye Sigorta Birliği Başkan Yardımcısı da olan Ahmet Yaşar sigorta sektörü açısından 2024 yılını değerlendirdi, 2025 yılına ilişkin öngörülerini paylaştı. Hem Türkiye Sigorta Birliği Başkan Yardımcılığı gibi önemli bir görevi üstlenen hem de sektöre çok önemli yatırımlar yapan Maher Holding Sigorta Gurubu Başkanı olarak Ahmet Yaşar’ın söyledikleri sektörün analizi açısından çok önemliydi. 2024’ün, sigorta sektörü için hem büyüme hem de sınamalarla dolu bir yıl olduğunu, yılın yaklaşık 895 milyar lira bir üretimle kapatılacağını belirtiyor Yaşar ve ekliyor: - Bu üretimin 800 milyar lirası hayat dışı sigortalardan, 95 milyar lirası ise hayat sigortalarından gelecek. Ancak büyümenin aynı zamanda altyapı güçlendirme, ürün çeşitliliği ve penetrasyonu artırma hedefleriyle de şekillendiğini belirtmekte fayda var. 2024’te, özellikle sağlık sigortalarının, artan farkındalık ve maliyetlerle birlikte büyümeye devam ettiğini ifade ediyor ve Ahmet Yaşar sonra da şu bilgiyi veriyor: - Yeni grup sigortaları ve özelleştirilmiş paketlerin, bireysel ve kurumsal müşterilerin ilgisini çektiğini düşünüyoruz. Trafik sigortalarındaki sorunlara rağmen kasko ve finansal sigortalar gibi branşlar, sektöre yeni gelir kaynakları sağladı. Trafik sigortalarındaki hasar/prim oranı yüzde 175'leri geçerek sektörün maliyetlerini önemli ölçüde artırdı. Bu zarar, mali gelirlerle dengelenmeye çalışıldı ancak bu yöntem, sektörün sürdürülebilir büyümesi için yetersiz kalabilir. Sigorta şirketlerinin mali gelirlerine bağımlı hale gelmesi, faiz oranlarındaki değişikliklere karşı sektörü bir yandan savunmasız bırakıp faizlerin düşmesiyle, sigorta sektöründe yatırım gelirlerini azaltarak kar marjlarını daraltabilir, ancak öte yandan daha fazla sigorta talebi ve ekonomik aktivite yaratabilir. Sigortacılar, underwriting dediğimiz esas faaliyet karlılığına ve ürün inovasyonuna daha fazla odaklanarak bu etkileri dengeleyebilir.   Sigorta bilincinde eksiklik var 2024’te zorunlu sigortalar tarafında da sigortalılık oranlarının düşük kalmaya devam ettiğini, trafik sigortalarında bile sigortasızlık oranının halen yüzde 20’lerde olduğunu belirten Yaşar, bu durumun hem sigorta bilincinin eksikliği hem de sektörün gelir hedeflerini sınırlayan bir faktör olduğunu kaydetti. 2024’te, mali gelirlerin teknik gelirlerin önüne geçtiğine de dikkat çeken Yaşar, “Trafik sigortalarındaki teknik zararlar ve yüksek maliyetler, sigorta şirketlerini faiz gelirlerine bağımlı hale getirdi. Yüksek faiz oranları sayesinde mali gelirler sektör için kısa vadede bir çözüm sundu ancak teknik gelirlerin artırılması ve mali gelir bağımlılığının azaltılması uzun vadeli bir ihtiyaç olarak öne çıktı” dedi.    2025’te maliyet yönetimi önemli olacak Ahmet Yaşar, 2025 yılında, sektörün gündemindeki konulara da değindi. “2025 yılı, Türk sigorta sektörü için dönüşüm yılı olmaya aday” diyen Yaşar, sektörün, doğal afetlere hazırlık, dijitalleşme ve ürün çeşitliliği gibi alanlarda ilerleme kaydederken; ekonomik değişimler karşısında dengeyi sağlamak zorunda kalacağını vurguladı. Asgari ücretteki artışın, özellikle trafik branşı, sağlık ve işveren sorumluluk sigortalarında maliyet artışlarına yol açabileceğine de değinen Yaşar, bu durumun sigorta primlerinin yeniden düzenlenmesini gerektireceğini ve hem sigortalılar hem de sigorta şirketleri açısından maliyet yönetiminin önemli hale geleceğini kaydetti.